Seçim sonuçları Türkiye'nin dış politika elini zayıflatır mı

İster genel ister yerel olsun tüm seçimler, bir ülkenin dünyaya söylediklerinin dolgunluğunu etkiler. Yerel seçimlerin katsayısı bir-iki tık düşüktür ama Türkiye örneğinde daha belirgindir. Çünkü dışarıda 'bekleyeni' çokturPazar seçimlerini dünyanın fal taşı gözlerle en yakından takip etmesinin gerçeği de bu. Son 18 seçimden aldıkları dersle temennilerini özenle dizginlediler ama tablo belirginleştiğinde içindekileri kustularEn açık örneği de İsrail Dışişleri Bakanı'nın açıklaması oldu; "İstanbul'da Ekrem İmamoğlu ve Ankara'da Mansur Yavaş'ı tebrik ediyoruz. Bu, Erdoğan'a açık bir mesajdır; İsrail'e karşı kışkırtma artık işe yaramıyor"Tel Aviv çirkefinin ardında Ankara'nın onurlu Gazze duruşunun açık etkisi var ama önümüzdeki diplomatik takvimde muhataplarınız seçim sonuçlarını ister-istemez akılda tutacaklardırAllah'tan, Türkiye'nin duruşu muhalefetin yerel figürlerine değil, devlete bağlıKuşkusuz en kritik sınav, Irak ve belki Suriye'ye yönelik müstakbel harekât olacak. İrili-ufaklı bir sürü dengeninülkenin 'ayarlanmasını' gerektiren süreç iç siyasetin zehriyle uğraşmak zorunda kalmadan işine bakmalı. Bunların başında da Cumhurbaşkanı'nın Bağdat ziyareti geliyor. O kadar takipçisi olacak ki, şaşırırsınızNisan sonunda Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier Türkiye'ye gelecek. AB, Ukrayna, göçmenler, ikiliekonomik ilişkiler, PKK gibi başlıklardan mürekkep bir gündem olacakAynı derecede önemli bir diğer temas Mısır Devlet Başkanı Sisi'nin iade-i ziyareti olacak. Salt protokoler ziyaret değil bu. Ortadoğu ve Akdeniz dengeleri içinde Gazze-İsrail sorunun gidişatı, özel olarak Irak, Suriye, Afrika ayakları stratejik maddeler olarak masaya yatırılacak.Hem Rusya hem Türkiye seçimleri nedeniyle ertelenen bir diğer büyük buluşma Ankara'da Rusya lideri Putin'le olacak. Bu da önemli; Ukrayna, Suriye, Karadeniz, İran, Ermenistan, Irak, enerji ve ekonomik meselelerde kalın dosyalar bu ziyarette açılacakNihayet, dört yıllık Başkanlığı süresince bir defa bile dönüp Ankara'ya bakmayan, bunu da Erdoğan'ı dışlama politikası haline getiren ABD Başkanı Biden'le Washington'da buluşulacakCumhur-başkanı'nın ziyareti, Amerika'yla her zaman olduğundan daha fazla acil konuyu kapsıyor. Tabii ilk sırada Kuzey Irak'a yönelik operasyon var. YPGPKK, Gazze, F-16 meselesi, NATO ve ekonomik ilişkiler, Ukrayna-Rusya, İran, İsrail hatta ABD Başkanlık seçimleriŞu sıralar Amerika'daki anketler, Trump lehine bir kaç puanlık farkın altını eskisi kadar çizmiyor. Tersine yeni bir kaç tanesi, başa baş puanlamalar yaptılar ve bu da Ankara'nın Beyaz Saray'la ilişkisini ele alırken gözetmesi gereken bir başka hesap olarak kendini göstermeye başladıDış politika gündemi kısa sürede Türkiye'nin aktüel ilgisini üzerinde toplayacak. Dikkat edilmesi gereken, adı geçen ülkelerle ele alınacak konuların diğerlerini de birinci dereceden ilgilendirmesibağlaması! Bu da Cumhurbaşkanı ve Türkiye'nin mesaisini iyice zorlu kılıyor. Karne değerlendirmesi ayrı ama yerel seçim gündeminden hızla sıyrılmak şartSöz ABD'ye geldiğinde, Biden yönetiminin bölgeye yönelik yeni bir çatı kurmak istediğine ilişkin işaretleri takip ediyoruzErdoğan'ın ziyaretinden kısa süre önce Pakistan liderliğinin Washington'da ağırlanmış olması ve buradan seslendirilen yeni ilişki formatı önemli. Keza, ABD'nin bu kadar kaos içinde Azerbaycan'a yönelik, Bakü-Erivan ilişkileri ve barış süreci dahil yaklaşımı da not edilmeli Kardeş Azerbaycan'ın Zengezur ve Irak özelindeki politikaları da ABD'nin 'bildiği' konular. Üzerine Türkiye'yi eklediğinizde, enerji-ulaşım-tedarik yolları, İsrail ve Ukrayna stres alanları için Amerika'nın hayalindeki ilk üçgeni görebiliyorsunuz. İsim uydursak,