Avrupa İmamoğlu'nun arkasında neden durmuyor

Aslında 'Batı' durmuyor. Yani ABD de uzak duruyor. 'Karışmadığını' da söyledi, gazetecilere, 'konuyla ilgili her gelişmeyi ikide bir getirip sormayın' mealinde dahi konuştu. Avrupa'yı başlığa çekmemin sebebi, ana muhalefet partisinin AB ile ilişkisinin siyasi düşünce ve politika inşasında, pratiğinde öncelikli olmasıdır

Türkiye'nin başta ana, sonra genel muhalefetinin ülkelerini ve dünyayı kavramasıkapasitesi en kibar ifadeyle eskiye ait. Politika yapma, kurma ve yürütme modelleri de, o dönemin "alışkanlıklarına" yaslanıyor. Alternatiflerin, düşünce formlarının varlığınaihtimaline en ufak imkânesneklik tanımıyor. Aynı zamanda köhneliğin tarifidirPeki. Bu tahlilin, İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla ne ilgisi olabilir..Ya da, iyice kafa karıştırmak pahasına şöyle soralım; ABD'nin, 'Amerika'nın Sesi'ni kestiği bir dönemde, İmamoğlu politiğinin veya 'sadece iktidara yönelik nefretin' ayakta tuttuğu muhalefetin tarihi açıdan tasfiye edilmemesi mümkün müdür

"Terörsüz Türkiye" projesininatağının bir yönü içeriden zaten kazınmış tedhişin bölgeden de arındırılmasıdır. Diğer yönü ise, "doğal olarak", yani bu politikanın birincil hedefi olarak değil de, tabii çıktılarından biri olarak, örgütün ağır baskısı altındaki siyasi yapının "özgür kılınması", yerleşik ifadesiyle, 'Türkiye partisine evrilmesidir'

Bu 'özgürlük alanı'; hayatın akışına uygun olarak, zaten dar olan siyasi yaşam alanını korumak, etki alanını genişletmek için başka partilere "gizlice" destek vererek güce ulaşma, kendini yönetime endirekt ortak kılma zorunluluğundan serbest bırakacaktır. Görece büyük partilerin dümen suyuna kerhen girmeleriyle gelişen tahakkümden de kurtaracaktır

Tersine, kendi duruş ve siyasetleriyle oylarını gram geliştiremeyen, ülkeye zerre faydalı iş öneremeyen, bakılırsa umurlarında da olmayan tükenmiş partilerin de, milletin hakim çoğunluğunu rahatsız eden, aleniyeti bulunmayan "örtülü ittifak" tezgâhlarıyla küçük parti ve bileşenlerinde iktidar aramaması için de tarihi arıtmaarınma ihtiyacı açıktır

Hepsi, örgütün Türkiye ve bölgeden tasfiye edilmesinin doğrusal sonuçlarıdır

Bu halde, şimdiye değin dışarıdan gelen destek ne olacaktır

Türkiye ve komşularımızda örgüte verilen, isimleri herkesçe malûm dış desteğin hedefi bu ülkenin başını kaldıramaması olsa da, siyasi çıktıları aynı yolla, örgüt-parti-büyük parti çizgisi üzerinden flu ama elle tutulur zehri içeri akıtmaktadır. 'Kayyum' meselesinin önemli bir boyutu bu değil midir

"Eğer" örneğin ABD'nin PKKYPG'ye verdiği destek artık eskisi gibi değil ise, bu hal o ülkelerin "bugünkü" çıkarlarına uygunsa ne olacaktır Yeni durumun, eski ve metruk sistemepolitika yapma alışkanlıklarına etkisi nasıl olacaktır

İktidara ne şekilde olursa olsun ulaşma hırsıyla hareket eden, bunun için nevi ne olursa olsun olası tüm bileşenleri kabul eden, yine nasıl gelirse gelsin "iktidar için büyük para lazım" kabulüyle hareket eden siyasete çarpmaması mümkün müdür

CHP dış desteğini bugüne kadar 'Avrupa Birliği'ndeülkelerinde aradı ve buldu da. Tekrar yazalım, ABD'yi dışladığı için değil, Avrupa kendini öyle konumladığı, karşılık verdiği, görev üstlendiği için. CHP, dümenini o rotada sabitledi, on yıllara yönelik müktesebatın oluşturduğu alışkanlıklara, ölü modellere takılıp kaldı

Güzel ama AB hâlâ orada mı Yerinde duruyor mu ABİngiltere buraya baktığında hâlâ CHP'yi ve politikalarını mı görüyor yoksa bir başka gerçekliği, reel-politiği mi

Türkiye'nin kendi dinamikleri değişmiş, hatta değişeli çok olmuş, ABD'nin Biden'cı "muhalefetle çalışacağız" aklı düşmüş, tasfiye edilmiş, AB, AB olmaktan çıkmış, değil Türkiye muhalefetini desteklemek veya iktidarını değiştirmek, 'yeni dünya düzeninde' cari aktörlerden olmak bir tarafa, "kendi iktidarlarının bile" bitmekte olduğunun artık bilincinde olarak panik halinde tutunacak dal arayan muğlak bir bloka dönüşmüş halde. Merkezinde ekonomik güç bulunan çekiciliği sona ermiş ve ikinci büyük savaşın ana şartı olan "ekonomiyi savunma sanayiine yaslamak", "silahlı Avrupa" politikasına dönmüş, en büyük 'mentoru' ABD'nin gadrine uğramış, terk edilme depresyonuna sürüklenmiş, obeziteden kımıldayamayacak bedenini taşıyabilecek "kanatlarında" sadece Türkiye ve İngiltere'yi gören, hatta bunu bile göremeyen Avrupa mı İmamoğlu veya CHP'nin yanında cepheleşecek