Altın Çağ: Tanrı tarafından seçilip, İncil'e el basmamak
47'nci Başkan'ın yarattığı korku, komşuları ve özellikle de Avrupalı ortakları üzerinden dünyaya bulaşıyor. Ama gerçek kâbus Washington'da. Yerkürenin geri kalanında ise merak Trump ile ilişkilerinin nasıl olacağına, var ise özel bir sorun, nasıl aşılacağına ilişkin
Kaygı hali genellikle 'dengesizlik' üzerinden tarif ediliyor. Trump'ın alacağı kararların istikrarsızlığıgelgitleri üzerinde tepiniliyor. Oysa açıklamaları ve ilk 24 saat içindeki imzalar gösteriyor ki, Trump ve yönetimi hem gayet "kararlı" hem de planlıÖnce "içeriye" bakacağı açık. "Başlangıç: Öfke dönemi"nde (1101) biraz paylaşmıştık. Güvenlik, istihbarat, adalet mekanizmaları başta olmak üzere çarklarda hayli dişli kıracak. Nitekim bu satırlar yazılırken, içlerinde CIA ve NSA direktörleri de dâhil 51 istihbarat görevlisinin güvenlik izinleri iptal edildi. Artı, 6 Ocak 2021 Kongre olaylarına katılan 1600 kişiyi afetti! "İntikam" belli ki devam edecek, en çok Pentagon'u merak ediyoruzZavallı Avrupa ülkelerinin başı kesik tavuklar gibi birbirlerine çarparak çıkış yolu aramaları da öyle, bazılarının biat tazelemeleri de. Almanya, Fransa gibi irilerin de "ABD'den bağımsız yollar arıyoruz" diyerek rüzgâr yapmaları da bununla ilintili. Gelgelelim boşaİngiltere'nin derdi ise Ukrayna, daha doğrusu Rusya. Savaşın sürmesi için Trump yönetimiyle zıtlaşıyor fakat Dışişleri Bakanı Lammy'in tebrik açıklamasında söylediği gibi, "beraber çalışmaya hazırlar"LGBT, enerji politikaları, savaşları sona erdirme, göçmen sorunu, ekonomi, vb gibi genel söylemlere yaslanan, herkesin bildiği vaatlerde de-başarılı olur olmaz aynı konu-değişiklik olmayacağı belli. ABD'de artık ve sadece 'iki cinsiyet' var. İlk imzalardan birinin "Paris İklim Anlaşması"na veda olması da ispatı. Başkan, Liberal komplikasyonların üzerine tükürüyorTabii geleni karşılarken, gidene de bir-iki cümle etmek lazım. Biden yönetiminin Türkiye ile ilişkileri rezillik boyutundaydı. "Kurumsal çerçeve" dediğinin Ankara hükümetini düşürmek için iç dengelerle oynama olduğunu gördük. Ama 46'nın küresel mirası sadece çöplük oldu ve Biden-Blinken ikilisi, bir tür "karikatür-soykırımcılar" olarak tarihe geçti. Irak savaşı ertesinde Batı liderleri nasıl utanç içinde yaşadılarsa artık onların kaderi de aynıHerhalde biz de, Obama-Biden ekolünün üzerimize yıktığı pislikten ders almışızdır. Umarız şimdi kimse Trump geldi diye kurban kesmez. Türkiye ve benzeri ülkelerin dış politikada ilk öğrenmesi gereken, ABD Başkanları ile "gönül ilişkisi" kurmamaktır. Hoşumuza giden bir adım attıklarında göğe çıkarıp, tersi durumda başımıza düşmesin diye sinme alışkanlığımızı bırakmalıyız. Aslında bu da AB ve ABD ile ilişkileri hayat felsefesi olarak kabul eden, bir dönem Türkiye'ye hâkim grubun yüz kızartıcı günahlarından biriydi. Bedelini ödedik, hep "aklımızda" diyerek ilişkilerimizi yürütmeliyizTrump döneminin dış politikasına gelince
Trump yönetiminin "hazırlıklı ve hızlı" olduğunuolacağını kabul ettikten sonra, prensip olarak elini-ayağını bağlayacak çatışmalardan hoşlanmayacağını söyleyebiliriz. Tüm coğrafyalar buna dâhildir
Ukrayna savaşını bir günde bitireceği yönündeki söylemi elbette metaforikti. O gün geçti bile. Kararlılığın ifadesidir. Yine de hemen bitmeyeceğini ama eskisi gibi olmayacağını da kuvvetle varsayabiliriz. Putin'le hemen görüşme ayarlanması talimatı vermesi, ilk kararnamelerinden birinin "dış yardımların 90 günlüğüne durdurulması" emri olması bunun ipuçlarıMoskova belki sahada avantajlı konumunun meyvelerini masada alabilir ama Avrupa üzerinde ve ABD kontrolünde bir demokles kılıcı olarak biraz daha sallanabilir. Fakat iş savaşın ekonomi boyutuna geldiğinde renk değişirÖrneğin