30 Haziran 2025 günü 112 Acil'i arayan Ü.D.A., annesi Seher Alaçam ile aynı evde yaşayan ve 2004'den beri tanıdığı Hüseyin Gün'ün İngiltere, İsrail ve ABD'li istihbaratçılarla ilişkisi olduğunu, kriptolu telefonlarla konuşmalar yaptığını, Soros Vakfı ile Özbekistan ve Kırgızistan gibi ülkelerde halk ayaklanmaları organize ettiğini ihbar etti.

Ü.D.A.'nın teslim ettiği kriptolu telefonlar, flash bellek ve SIM kartlar, dijital metaryeller, el yazması notlar ve günlükler üzerinden genişleyen casusluk operasyonu Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan, Merdan Yanardağ'ın tutuklanmasıyla farklı bir boyut kazandı.

KAZANDIKLARI 31 MART SEÇİMLERİ SONRASI ÇALIŞMIŞLAR

4 Temmuz günü tutuklanmasının ardından delillerin ortaya çıkmasıyla geçen hafta başlayan operasyon kapsamında Hüseyin Gün itirafçı oldu, telefon rehberinde kayıtlı olan hem İngiliz MI6 hem ABD'li CIA hem de İsrail gizli servisi Mossad'da üst düzey yöneticileri ve saha elemanlarıyla ilişkisini itiraf etti.

Öte yandan 31 Mart 2019 seçimleri sonrası ilişki kurduğu Necati Özkan'ın İBB'nin kurumsal e-mail adres ve şifrelerine ulaşmasını sağlayarak, belediyenin tüm yazışmaları ile veri tabanına erişim sağladıklarını süreç içerisinde hazırladıkları raporları Özkan üzerinden Ekrem İmamoğlu'na yolladıklarını söyledi.

CIA'CI OLDUĞUNU BİLİYORDU

Hüseyin Gün, Necati Özkan'a raporları hazırlayan kişinin eski bir CIA çalışanı olan Aaron Barr olduğunu ve neler yaptıklarını savcılık ifadesinde şöyle anlattı:
"Osint (Açık Kaynak) istihbaratı programı vardı. Bu program şemsiye programdır. Bu şemsiyenin altında Dark web gibi internette hassas bilgiye ulaşabileceğiniz bilgiler vardır. Bu internetin yeraltıdır. Necati Özkan bana, Osint'e bir bakmamı istedi. O sitede yaptığımız araştırmada İBB'ye ait çok sayıda kurumsal mail ve şifreler vardı. Bu mail ve şifreler, belediyenin en derinliklerindeki bilgiye ulaşabilme kabiliyeti veriyordu. Burada belediye içi yazışmalar ve bilgi akışı görülebiliyordu. Ancak sadece bilgi temini vardı, herhangi bir müdahale yapılamıyordu. Necati Özkan, Osint alemine hâkimdi. Ben de zaten ofisteyken genel bir bilgilendirme yapmıştım. Dolayısıyla Necati Özkan da oradaki verilerin neyle neye mal olabileceğini bilebilecek durumdaydı."

GİZLİ BİLGİLERE SIZMIŞLAR

Hüseyin Gün, 127 sayfalık emniyet ifadesinde de şunları anlattı: "Ben kendisine Aaron Barr'dan bahsettim. Eski bir CIA çalışanı olduğunu ve ANONYMOUS ile bir dönem mücadele ettiğini ve siber konularında istihbarat analizinde çok etkili olduğunu söyledim. O da veriler üzerinde araştırma yapmamı ve kendilerine raporlama yapmamı istemişti. Bu görüşme sonrasında ben hazırlanan raporları wickr programı üzerinden kendisine gönderdim. O da Ekrem İmamoğlu'na iletti. Ekrem İmamoğlu bu raporlardan haberdardı... Raporlar tamamen Aaron Barr yönetiminde bulunan teknik ekip tarafından hazırlanırdı. Rakip olarak bulunan parti destekçilerinin kendi aralarındaki yazışmaları Aaron Barr ve teknik ekip tarafından analiz edilir ve oluşabilecek olumsuz haberlere karşı önlem alırdı. Bu verilerin gizli, insanların özel yazışmalarından da oluşan verilerden analiz edildiğini Necati Özkan isimli şahısta bilirdi. Ben bu konuda aldığım riskleri Necati ve kampanyada bulunan kişilerin hatta Ekrem İmamoğlu'na bile Necati Özkan üzerinden aktarmıştım."

Yani yalnızca İBB'nin verilerine değil, rakip parti destekçilerinin gizli yazışmalarına da erişip Özkan ve İmamoğlu'nu raporladıklarını itiraf etti. Yani karşımızda Hüseyin Gün isminde İngiliz istihbaratı MI6'e çalışan CIA ve Mossad bağlantılı tam anlamıyla bir "casus" var ve onunla işbirliği yapanlar var.

ERTAN YILDIZ LONDRA BAĞLANTISINI ANLATTI

4 Temmuz 2025 günü tutuklanan İngiliz istihbaratı MI6'e çalışan Hüseyin Gün'den ele geçirilen deliller ve itirafları sonrası tutuklanan Ekrem İmamoğlu'nun İngiltere bağlantısı aklıma takıldı. 14 Kasım 2019'da derin İngiltere'nin düşünce kuruluşu Chatam House'u ziyaret eden, 7 Aralık 2021 günü İBB'de makamında ağırladığı İngiliz Büyükelçisi ile 24 Ocak 2022'de yolların kapandığı kış gününde gizlice balıkçıda buluşan