Trump'ın Netanyahu'ya karşı operasyonunda Türkiye'nin rolü

Yarın 7 Ekim, soykırımcı İsrail'in Gazze Şeridi'nde başlattığı soykırımın ikinci yıldönümü.

Siyonist soykırımcı İsrail'in 7 Ekim 2023'ten beri düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı dün itibarıyla 66 bin 288'e, yaralıların 169 bin 165'e yükseldi.
İki yıl içinde her gün 90 Filistinli öldürüldü, 231 Filistinli yaralandı.

Yani iki yıldır her gün 321 Filistinli, İsrail tarafından öldürüldü ve yaralandı.

Bilanço elbette resmi kayıtlara yansıyanlardan oluşuyor, tahminler can kaybı ve yaralı sayısının iki üç katı olduğu yönünde.

Soykırımın üçüncü yılına çok tartışılan bir barış planı ile giriyoruz. ABD Başkanı Trump ile soykırımcı Netanyahu'nun 29 Eylül 2025 günü Washington'da açıkladığı 20 maddelik tek taraflı Gazze Barış Planı'na Hamas'ın 'evet' diyeceğini kimse beklemiyordu.

Hamas'ın Gazze yönetiminde görev almayacağını ilan etmesi, tünellerin yıkılması, silah bırakılması yanında Gazze'nin yönetiminin Tony Blair'in içinde bir "Barış Kurulu'na devredilmesi, güvenliğin ise ABD, İsrail, Mısır gibi devletlerden oluşan Uluslararası İstikrar Gücü'ne (ISF) bırakılması yanında İsrail'in işgal ettiği alanları nasıl terk edeceğinin belli olmaması ve İsrail askeri tarafından "Güvenlik Koridoru" adı altında Gazze'yi dış dünyaya tamamen kapatacak girişiminin Hamas tarafından kabul edilmesi intihar olarak görülüyordu. Nitekim Hamas kaynakları ilk açıklamalarında plana olumlu cevap vermekten hayli uzaktı. Netanyahu, ABD'nin sınırsız desteğini alarak yeni soykırım dalgısı için ellerini ovuşturuyordu.

Haberin Devamı

4 MADDEDE3 KEZ TRUMP

Nitekim Trump, cuma günü bir açıklama yaptı ve 6 Ekim'e kadar süre tanıyarak Hamas'ın olumlu yanıt vermemesi halinde Netanyahu'ya Gazze'ye yönelik yapacağı saldırıda her türlü desteği vereceğini yineledi.

Ne olduysa saatler içerisinde oldu ve Hamas tüm dünyayı şaşırtan bir cevap verdi. Dört maddelik cevabında 3 kez Trump'ın adını zikrederek yapılan açıklamada öncelikle ellerindeki tüm rehinelerin teslim edileceğini ilan ederken, "İslami Direniş Hareketi Hamas, Gazze'ye yönelik savaşın durdurulması, esir değişimi, insani yardımların derhal girişine izin verilmesi, Gazze'nin işgalinin reddedilmesi ve halkımızın zorla göç ettirilmesinin önlenmesi yönünde yürütülen Arap, İslam ve uluslararası çabaları, ayrıca ABD Başkanı Donald Trump'ın girişimini takdir etmektedir" denildi.

Haberin Devamı

Asıl önemlisi, 20 maddelik planda Barış Kurulu formülü dışlanarak yeni bir öneri getirilmesiydi. Trump planında Barış Kurulu şöyle formüle edilmişti:
"Gazze halkına günlük kamu hizmetlerini ve belediye hizmetlerini sunmaktan sorumlu, teknokrat ve apolitik bir Filistin komitesinin geçici yönetimi altında yönetilecek. Bu komite, nitelikli Filistinliler ve uluslararası uzmanlardan oluşacak ve yeni bir uluslararası geçiş organı olan 'Barış Kurulu' tarafından denetlenecek ve gözetim altına alınacak. Barış Kurulu, Trump, Tony Blair ve adı daha sonra açıklanacak başka üyeler ve devlet başkanları tarafından yönetilecek."

HAMAS'IN ÖNERİSİ

Hamas ise Gazze'nin yönetimi için şu formülü önerdi: "Ayrıca hareket (Hamas), Filistin ulusal mutabakatına dayanarak ve Arap ile İslam dünyasının desteğiyle, Gazze Şeridi'nin idaresinin bağımsız bir Filistinli heyete (teknokratlar) devredilmesine onay verdiğini bir kez daha ifade eder."

Haberin Devamı

Bu farklara rağmen Trump dakikalar içerisinde sayılacak bir zaman aralığında Hamas'ın açıklamasını destekleyerek, "Hamas tarafından az önce yapılan açıklamaya dayanarak onların kalıcı bir barışa hazır olduklarına inanıyorum. İsrail, rehineleri güvenli ve hızlı bir şekilde çıkarabilmemiz için Gazze'yi bombalamayı derhal durdurmalı. Bu yalnızca Gazze ile ilgili değil, uzun zamandır aranan Ortadoğu barışı ile ilgilidir" değerlendirmesini yaptı.

Hamas'ın barış planını revize ederek müzakerelere açık olduğunu söyleyerek kabul etmesi gibi, Trump'ın bu değişikliklerin üzerinde durmadan Hamas'ın cevabını olumlu karşılaması herkesi şaşırttı. En çok şaşıran da 20 maddelik planı Hamas'ın reddedeceği şekle sokan soykırımcı Netanyahu yaşadı.