Hakkındaki yolsuzluk ve rüşvet soruşturması sırasında sorulan 70 sorudan 36'sına, "Bu soruyu muhatap almıyorum" diye cevap veren Ekrem İmamoğlu'nun terör konusundaki soruşturmada savcılık ifadesinde verdiği cevaplar hem yalan hem de gülünç.

İmamoğlu başrolünde olduğu "kent uzlaşması" ile savcılığın sorusuna şöyle cevap vermiş; "'Kent uzlaşısı' ifadesinin DEM Parti söylemi olduğunu biliyorum. Kent uzlaşısı bana değil, şu anda Türkiye'nin mevcut siyasi gündeminde hükümetle yoğun diplomasi içerisinde bulunan DEM Parti yöneticilerine sorulmalıdır."

Bu gülünç cevabın arkasına sığınan İmamoğlu'nu, CHP'li isimler seçim öncesi TV ekranlarında yaptıkları şu açıklamalarla yalanlıyor:

CHP'li Esenyurt eski Belediye Başkanı Ahmet Özer: "Ben Esenyurt ilçesinde kent uzlaşısının adayı olarak ortaya çıktım. Bana bu teklifi CHP yaptı; Sayın Özgür Özel, Sayın Ekrem İmamoğlu."

CHP Genel Başkanı Özgür Özel: "Bizim bu seçimde DEM'le olan ilişkimizde belirli yerlerde kent uzlaşısı olarak adlandırılan uzlaşı sağlanmış oldu."

CHP'li Aytuğ Atıcı: "Gizli ittifak, hayır hayır açık açık ittifak yaptık. Kent uzlaşısı çerçevesinde açık seçik, herkesin gözü önünde bir ittifak yaptık. Esenyurt'ta yaşanan, Mersin'de yaşanan, Akdeniz ilçesinde yaşanan bir işbirliğidir. Kent uzlaşısı altında elbette ki işbirliği yapıldı."

PKKDEM DEMİRTAŞ KOZUNU SÜRDÜ

Hatırlayacaksınız, yerel seçim öncesi dağdaki PKK'lı teröristlerin talimatıyla; esası Ekrem İmamoğlu'nun yeniden İBB Başkanı seçilebilmesi için CHP ile PKKDEM arasında "kent uzlaşması" adını verdikleri bir ittifak yapıldı. PKKDEM pazarlık için önce Selahattin Demirtaş'ın eşi Başak Demirtaş'ın İBB başkan adayı olarak ismini dolaşımı soktu. Başak Demirtaş,21 Ocak günü eşi ile cezaevinde yaptığı görüşmeden sonra sözde İBB adaylığını şu sözlerle açıkladı: "İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı adaylığı için henüz partimiz DEM Parti'den bize bir öneri gelmedi, ama halk ister, partimiz de uygun görürse demokrasi ve toplumsal barışın önünü açacağına inanırsak düşünebiliriz."

Başak Demirtaş'ın İstanbul'dan aday olmasının İmamoğlu'nun seçimi kaybetmesi anlamına geldiğini bilen CHP yönetimi, PKKDEM ile görüşmelere başladı.

Başak Demirtaş'ın dağdaki PKK'lı teröristlerden Mustafa Karasu'nun "İttifak konusunda herkes hassas olmalı. Ortaklaştırarak, ittifaklarını güçlendirerek, var olan ittifakları sahiplenerek, var olan ittifaklara değer vererek bu mücadeleyi yürütmek gerekiyor" sözlerinden sonra geri çekilmesiyle "Kandil uzlaşması" hayata geçti.

PKKDEM bu sürede Demirtaş'ın adaylığını hiç reddetmedi ve isminin havuzda olduğunu söyledi. Nitekim CHP üç haftalık süre içinde PKKDEM'in istediği ilçeler dahil bazı belediyelerle ilgili adaylık açıklamasını sürekli erteledi. Tarih olarak 9 Şubat açıklaması yaptı, son olarak 12 Şubat'a erteledi. Beklediği tek şey Başak Demirtaş'ın aday olarak çıkartılmamasıydı. Nitekim 7 Şubat günü beklenen açıklama yapıldı. Başak Demirtaş 7 Şubat'ta "Gelinen aşamada benim İstanbul Büyükşehir Belediyesi adaylık beyanımın bir başvuruya dönüşmemesi konusunda da partimizle ortak görüş birliğine varmış bulunmaktayız. Tüm halkımız ve partililerimiz bilmeli ki bütün kararlar partimizle tam bir uyum ve koordinasyon içerisinde alınmıştır" dedi.

KENT UZLAŞMASI ANLAŞMASI

İki parti İmamoğlu'nun yeniden İBB Başkanlığı'nı kazanması için "kent uzlaşması" dedikleri aslı "Kandil uzlaşması" olan anlaşmaya vardı. Hatta bunun için komisyonlar bile oluşturuldu.

Buna göre, PKKDEM Demirtaş'ın yerine iddiası olmayan Meral Danış Beştaş'ı aday gösterirken, İstanbul'un 14 ilçesinde belediye başkan adayı çıkartmama karşılığında CHP İstanbul'un Esenyurt, Mersin Akdeniz ve Toroslar ilçeleri belediye başkanlıklarını, bazı ilçe belediye başkan yardımcılıklarını ve belediye meclis üyelikleri verecekti. Bu uzlaşma nedeniyle CHP, belediye başkan adayının ismini belirleyip ilan ettiği Esenyurt'ta adayını "sağlık sorunları" nedeniyle geri çekti ve yerine PKKDEM ile üzerinde anlaştığı Ahmet Özer'i tayin etti. Kısaca, CHP İmamoğlu