CHP İstanbul İl binasının alınmasında balya balya paraların taşınıp sayıldığı "para kuleleri" görüntülerinin baş aktörlerinden Ekrem İmamoğlu'nun kasası Fatih Keleş'in adı, İBB 'yolsuzluk ve rüşvet' soruşturmasında etkin pişmanlıktan yararlanan bürokrat ve işadamlarının ifadesinde mutlaka geçiyor.

Komisyon adı altında alınacak rüşvet oranlarının belirlenmesinden paraların toplanmasına kadar her aşamada rol oynayan Fatih Keleş'in adı, itirafçı olan işadamı Sarp Yalçınkaya'nın ifadesinde skandal cümlelerle yer alıyor.

İBB'ye yönelik 4. dalga operasyonunda tutuklanan, Türkiye çapında 400 bayisi olan ve yıllık 500 milyon dolar ciro elde eden TECO isimli akaryakıt firması sahibi işadamı Sarp Yalçınkaya'nın 17 Temmuz 2025 günü verdiği ifadeyi okurken Atatürk'ün kurduğu CHP'nin düşürüldüğü duruma da üzülüyorsunuz.

Yurtdışına firar eden Ekrem İmamoğlu'nun adamlarından Murat Gülibrahimoğlu'na ait Kuzey Modern ve Kuzey Gayrimenkul isimli şirketlere de akaryakıt verdiğini, İstanbul'a her geldiğinde gittiği ofisinde Fatih Keleş'i üç-beş sefer gördüğünü söyleyen Yalçınkaya şunları anlattı:

"Her ne kadar bu şirketler resmiyette Murat'a ait ise de gerçekte bu şirketlerin Ekrem İmamoğlu ve Fatih Keleş'e ait olduğunu Murat bana söylüyordu. Murat bu işlerden aylık olarak milyarın üzerinde para kazandığını, büyük cirolar yaptığını söylerdi. Ayrıca Murat, döküm ve hafriyat işinden gelen paranın büyük bir kısmının Kuzey Modern ve Kuzey Gayrimenkul şirketlerine aktarıldığını, bu şirketlerin de gerçekte Ekrem İmamoğlu ve Fatih Keleş'e ait olduğundan hafriyat/döküm işinden gelen paranın büyük kısmının Ekrem İMAMOĞLU ve Fatih KELEŞ'e gittiğini defalarca söyledi."

İmamoğlu'nun kasası Fatih Keleş (arkada), İmamoğlu'nun sır küpü Murat Ongun ile CHP kurultayı öncesi salonu denetlerken.

UÇAKLAPARA KAÇIRILDI

Yalçınkaya, İBB'ye yönelik operasyondan sonra sahibi olduğu özel uçakla yurtdışına firar eden Murat Gülibrahimoğlu'nun bu jetle zaman zaman yurtdışına para kaçırdıklarını da şöyle anlattı: "Murat Gülibrahimoğlu'nun özel bir jeti vardı. Bu özel jet ile 2022-2025 yılları arasında sürekli yurtdışına çıkardı. Hatırladığım kadarıyla 2022 yılında, Murat kendisine ait özel jet ile İmamoğlu İnşaat'ın Müdürü Tuncay Yılmaz ve İBB'nin reklam ihalelerini alan Hüseyin Köksal ile birlikte yurtdışına çıktı. Murat'a özel jetle kimlerle, neden yurtdışına çıktığını sorduğumda; bana bu jet ile yurtdışına para götürdüklerini, bu uçuşların genellikle kısa süreli ve kapalı uçuşlar olduğunu söylerdi. Murat'ın söylemlerinden yurtdışına götürülen paraların hafriyat, reklam ve inşaat işlerinden gelen paralar olduğunu anlıyorum. Murat da Ekrem İmamoğlu ve Fatih Keleş'ten yaka silkmektedir. Murat bana, 'Bak kardeş bu yamyamlar adama para kazandırmazlar, verdikleri işin başına denetçi atadılar, parayı baş hortumcu Ekrem İmamoğlu kazanmaktadır' dedi."

İLK HEDEF CHP'Yİ SATIN ALMAK

İşadamı Sarp Yalçınkaya, İmamoğlu'nun yolsuzluk parasıyla CHP'yi nasıl ele geçirdiğini şöyle anlattı: "Murat Gülibrahimoğlu bir sohbetimizde bana, Fatih Keleş'in kendisine, 'Muratçım az kaldı Ekrem baba cumhurbaşkanı oluyor. Memleketin bütün muslukları bize akacak, sabret şimdi alma zamanı değil verme zamanı, şimdi verirsek baba cumhurbaşkanı olduğunda kürekle verdiğimizi kepçeyle alacağız' diyerek Fatih Keleş'in kendisini avuttuğunu söylerdi. Ayrıca Fatih Keleş'in kendisine ilk hedeflerinin CHP'yi satın almak olduğunu, bu işi kendilerinin finanse etmesi halinde CHP'de istedikleri kişiyi belediye başkanı yapabileceklerini, istemediklerini şutlayacaklarını, bunun için bir fon oluşturulduğunu, Ekrem İmamoğlu'nun bu fona katkı verenleri el üstünde tuttuğunu, 'En çok veren sen ol sen el üstünde tutul' dediğini söylerdi. Daha sonra CHP ele geçirilince Fatih Keleş, Murat'ın yanına gelerek 'Bak gördün mü paranın gücünü, yüz yıllık CHP'yi aldık' diye sevindiğini, sığır çobanı Kemal'den kurtulduklarını, Kemal'in ne yediğini, ne de yedirdiğini, CHP'nin başına da Ekrem İmamoğlu'nun sevimli şempazesinin geldiğini, bundan böyle partiyi finanse edenlerin sözlerinin geçeceğini, bu şempanzenin ne söylerse yapacağını' söyledi. Bu sözleri defalarca Murat'tan işittim."