Her şey başladığı yerde bitiyor: 'Özgür İmamoğlu' para kulelerinin altında kaldı

KADERE bakın, "Özgür İmamoğlu" için her şey başladığı yerde bitiyor galiba...

"Özgür İmamoğlu" derken birbirini tamamlayan iki ayrı kişiden ve elbette aynı kişilikten bahsediyorum. Birisi yolsuzlukları yapıyor, diğeri yolsuzluk parasıyla altına verilen CHP Genel Başkanı koltuğunun gücüyle onu savunuyor.

Birisi "evrakta sahtecilikle" diploma sahibi olup usulsüzlükle kariyer basamaklarını çıkıp Beylikdüzü Belediyesi'nde kurduğu yolsuzluk ve rüşvet sistemini kadrosuyla 2019'dan itibaren İBB'ye taşıyarak cumhurbaşkanlığı gibi bir makama gözünü diken Ekrem İmamoğlu, diğeri ise kullandığı bir maşa olan Özgür Özel.

Biri "Baba-oğul ilişkimiz var" dediği Kılıçdaroğlu'nu yolsuzluk parasıyla hançerliyor, diğeri sadece onun kullandığı suç aleti; Kılıçdaroğlu'nun sırtına saplanan "hançer" oluyor. Kurultay'da "Değişim" diye diye yola çıkıp demokrasi, hukuk ve Atatürk adını kullanarak yolsuzluk parasıyla finanse edilen tiyatroya devam ettiler.

Haberin Devamı

Ama tiyatro bitiyor, hem de ilk sahnelendiği yerde; CHP İstanbul İl binasında...

RÜŞVET VİLLALARI İL BİNASI

Ekrem İmamoğlu'nun kurduğu yolsuzluk sistemini en iyi anlatan iki yer var; biri Emirgan'daki üç rüşvet villaları, diğeri CHP İstanbul İl binası...

Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde adamlarıyla nasıl bir yolsuzluk çarkı kurduğuna ilişkin ilk ve en net görüntü CHP İstanbul İl binasının alınması sırasında ortaya çıkan 'para kuleleri' idi.

"Kafa koparan" diye bilinen "kasası" Fatih Keleş, şirketinin genel müdürü Tuncay Yılmaz gibi isimlerin balyaları üst üste dizdiği para kuleleri ile 2019 yılında İstanbul İl Başkanlığı binası satın alınmıştı. Paranın kaynağı o zaman da belliydi; yolsuzluk. Sonradan dokunulmazlık kazansın diye milletvekili yapılan avukatı Turan Taşkın Özer'in bürosunda toplanan bavullar ve çantalar içindeki balya balya paraların binayı satan kişinin avukatının bürosunda kule haline getirilişini tüm Türkiye izledi, biliyor.

BİNANIN SATIŞ ÖYKÜSÜ

Haberin Devamı

İlginçtir, binayı da parayı da bulan kişi İmamoğlu'ydu. İmamoğlu'nun kasası diye bilinen İBB yolsuzluk dosyası şüphelisi Zafer Gül ve TOKİ'nin ortak olduğu bina 5 Aralık 2019 günü Ali Rıza Braka tarafından satın alınmış, sadece 35 gün sonra 11 Aralık 2019 günü de CHP İstanbul İl Başkanlığı'na 41 milyon TL'ye satılmış.

Doğrudan Zafer Gül'den almak varken neden Ali Rıza Braka köprü olarak kullanılmış acaba Neyse, olayın nasıl bir yolsuzluk olduğunu satışa aracılık eden para kuleleri görüntüleri ofisinde gerçekleşen Ali Rıza Braka'nın avukatı Gökhan Taşkapan, İBB yolsuzluk dosyasına giren ifadesinde şöyle anlattı:

"Ben 2019 senesinde medyaya da konu olan CHP İl binasının satışı konusunda binanın satışını yapan Ali Rıza Braka'nın sahibi olduğu Seas Besicilik'in avukatıydım. Binayı, müvekkil şirkete TOKİ ve Gül İnşaat ile hasılat paylaşımlı ortak olan bu oluşumdan satın almıştık. Daha sonra CHP İl binası olarak kullanılmak üzere CHP yetkilileri olan Canan Kaftancıoğlu, Özgür Naz ve Fatih Keleş ile pazarlık yaparak 41 Milyon TL'ye mutabık kalındı. Bu binayı alırken de Gül İnşaat yetkilisi Metin Gül ile pazarlık yaparak almıştık. Gül İnşaat ve TOKİ ortaklığında 05/11/2019 tarihinde satın aldık, 11/12/2019 da ise Cumhuriyet Halk Partisi'ne 41 milyon TL bedel ile sattık. Tapuda bu bedel 24 milyon TL olarak gösterildi. Banka hesabımıza peyderpey 24 milyon TL yattı. Geriye kalan 17 milyon TL'nin de 15 milyon küsür TL'sini benim avukatlık ofisimde, geriye kalan 1 milyon 400 bin TL civarındaki parayı ise tapu devir gününde, 1 milyon TL'si Metin Gül tarafından haricen ve 400 bin TL'si CHP yetkilisi Fatih Keleş tarafından haricen olmak üzere tarafımıza ödendi.

Haberin Devamı

PARANIN KAYNAKLARI

Ofisime gelen paraların 3 milyon TL'si hatırladığım kadarıyla Beşiktaş Belediyesi'nden, 800 bin TL'si Şişli Belediyesi'nden, 6 milyon TL civarının Beylikdüzü Belediyesi'nden, miktarını hatırlamadığım meblağların Ataşehir Belediyesi, Kartal Belediyesi ve Maltepe Belediyesi tarafından getirildiğini biliyorum. Fatih Keleş de ofisimde para sayma işlemi esnasında bulunmaktaydı, birkaç kez telefonda başkan diye hitap ettiği şahısla görüştü, tahmin ediyorum ki bu şahıs Ekrem İmamoğlu'dur. Ayrıca Tuncay Yılmaz isimli şahısla da birkaç kez telefonda görüşmesi oldu. Fatih Keleş yine bir konuşmasında İBB'den ihaleye girecek olan bir şahıstan 1 milyon TL geldiğini beyan ettiğine şahit oldum