6 milyon TL ve 13 dairelik rüşveti anlattı serbest kaldı

Son haber şu: İBB'deki yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda tutuklanan İmamoğlu ve ekibinin mağdur ettiği işadamlarından Zafer Gül, baskıdan kurtulup etkin pişmanlık kapsamında ifade vererek tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Şimdi konuya girelim: Dosyanın şüpheli müştekisi olan müteahhit Uğur Güngör, Beylikdüzü'nde inşaatının devamı için gerekli ruhsatın onaylanması ve proje bittiğinde iskân alabilmesi için Ekrem İmamoğlu Beylikdüzü Belediye Başkanı iken, yardımcısı Murat Çalık'ın kendisinden rüşvet olarak İmamoğlu'nun kasası Adem Soytekin'e iki daire parası ve 13 dairenin verilmesini istediğini söyledi. Bu görüşmeye proje ortaklarından Zafer Gül aracılık etti. Güngör, kendisinin başta kabul etmemesine rağmen Ali Gül ve Zafer Gül'ün baskıları nedeniyle kabul etmek durumunda kaldı. İki daire parası 6 milyon TL'yi Zafer Gül aracılığı ile Fatih Keleş'e gönderdi. Toplamda 13 adet daireyi ise Murat Çalık'ın yönlendirmesiyle Adem Soytekin'in sahibi olduğu Asoy İnşaat'a devretti.

Haberin Devamı

ŞİKÂYETİN ÜZERİ ÖRTÜLMÜŞ

Soruşturmada şüpheli müşteki olan Uğur Güngör, 2020 yılında Büyükçekmece Savcılığı'na suç duyurusunda bulunmuş. Savcılık iddialarla ilgili takipsizlik vermiş, mahkeme de itiraza rağmen kararı onamış. Hatta kaymakamlık, görevi kötüye kullanma diye başlattığı soruşturmada belediye yetkililerini aklamış.

Tüm bu aşamalarda hiçbirisinin aklına şu soru gelmemiş; Uğur Gürsoy hem iki daire parası hem de 13 gayrimenkulu satış yoluyla devrettim dediğine göre bu satış bedelleri alıcı şirketten çıkıp satıcı şirketin hesaplarına girdi mi

Oysa Uğur Gürsoy'un iddialarını çürütmek için sadece banka dekontu yeterdi. MASAK bunun peşine düşmüş ve rüşvet olarak devredilen gayrimenkul karşılığında şirket hesaplarından bir transfer yapılmadığını tespit etmiş. Yani o dönem yargıda her şey kılıfına uydurulmuş.

ZAFER GÜL'ÜN İFADESİ

Şimdi gelelim proje ortağı olan ve rüşvete aracılık eden, tutuklu olup etkin pişmanlıktan yararlanarak serbest kalan Zafer Gül'ün savcılığa verdiği ve basına yansıyan ifadesine. Gül şunları söylemiş: "Mus Can İnşaat Turizm San. Ltd. Şti.'nin yetkilisi ve sahibi olan Uğur Güngör'ü tanırım. Biz 2015 Nisan ayında arsa maliki Mus Can ile hasılat paylaşımlı inşaat sözleşmesi imzaladık. Daha sonrasında tadilat ruhsatı almak için arsa sahibi Uğur Güngör ile belediyeye müracaat ettik. Tadilat ruhsatını alabilmek için o dönem başkan yardımcısı olan Mehmet Murat Çalık; arsa sahibi Uğur Güngör, Ali Gül ve beni Beylikdüzü Belediyesi'ne toplantıya çağırdı. Toplantıda ruhsatların süresinin dolmak üzere olduğunu ifade ederek 6.000.000 TL (Altı Milyon Türk Lirası) bedel istedi. Biz, tüm ortaklar olarak (Gül İnşaat ve Mus Can) bu bedeli ödemek istemediğimizi söyledik. 'Bu bedeli bizden alma, bunun karşılığında ilçeye cami, sağlık ocağı, park gibi ismini de kendimizin koyacağı bir şey yapalım, bize yer tahsis et' dedik. Yani bağış yapmayı teklif ettik. Ancak bu bedeli ödemek zorunda olduğumuzu, yoksa bu işlemi yapmayacağını ifade ederek 'Siz gerekli ödemeyi yapın, biz bağış yaparız' dedi. Bu şekilde yaklaşık 6.000.000 TL'lik ödemeyi yapmak zorunda kalarak Fatih Keleş adına Beylikdüzü Mermerciler Sanayi Sitesi'nde senet bonosu düzenleyip arsa sahibi Uğur Güngör ile beraber, hisseler oranında ( 42 arsa sahibi Mus Can adına Uğur Güngör; 58 yükleniciler olarak Gül İnşaat ve Gül Kentsel) düzenleyerek Fatih Keleş'e teslim ettik.

Haberin Devamı

PARA YOKSA DAİRE VER

Daha sonrasında yükleniciler olarak biz ve Uğur Güngör bir kısım ödeme yaptık. Bu ödemeyi Fatih Keleş'in Beylikdüzü'ndeki Mermerciler Sitesi'ne Uğur Güngör'ün vefat eden avukatı Oğuzhan ile beraber teslim ettik. Bir kısmının ödemesini yapamadığımız için Mehmet Murat Çalık yerine daire alabileceklerini söyledi. Metrekare fiyatını onların belirlediği bir fiyattan yerine daire verdik. Verdiğimiz daireler projedeki hasılat paylaşım sözleşmesine istinaden hisseler oranında verilmiştir. Daha sonra Adem Soytekin bizi arayarak 'Daireleri ben alacağım, satış ofisine geliyorum' diyerek daireleri maket üzerinden seçmiştir. Böylece 13 adet bağımsız bölüm üzerinde Şekerbank'ın 90.000.000 TL arsa sahibi adına ipoteği bulunarak devredildi. Biz yükleniciler olarak tapu devirlerini hazırladık, tapu masraflarını üç ortağın ortak hesabından ödedik. Arsa sahibi bu devirlerden kendi rızasıyla ortak hesaptan (yükleniciler ve arsa sahibine ait ortak hesap) Şekerbank'a para göndererek bunların 6-7 tanesi üzerinden ipoteği kaldırdı.