Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'in kızı ve avukatı, babasını her ziyaret sonrası bütün Türkiye duysun diye açıklama yaptı ve "Adlarımız farklı olsa da soyadımız Türkiye" sözü babamın seçimler sırasında kullandığı vatandaşa sesleniş sloganıydı" dedi.
Babamın sözü çalındı.
Hırsızlık var.
Ahmet Özer'in kullandığı; "Adımız farklı. Soyadımız Türkiye" sloganını; neredeyse birebir "intihal (fikir hırsızlığı)" yaparak; "Adımız Kardeşlik. Soyadımız Türkiye" diye bayram afişi yaptılar. Afişte parti başkanının büyük boy gülen portre fotoğrafını bastılar.
Kent duvarlarına astılar.
Görsün, seyretsin millet!
Yeni değil, geçmişte bunun bin kat beteri örnekler de gördük. Evdeki ayakkabı kutularından, hediye takım elbisenin iç ceplerinden dolarlar, bakanların kolunda pahalı saatler ve bakan oğullarının evlerinden "döviz dolu kasalar" çıkmıştı.
Savunmuşlardı.
Savunmakla kalmamışlar; kutularından, kasalarından, takım ceket ceplerinden döviz çıkan oğlanların bakan babaları da yargılansın, hesap sorulsun, "ülkeye temiz ahlak gelsin" diyenleri de "darbeci- komplocu- paralelci" diye suçlamışlardı.
Yavuz Hırsızlık bu!
Yeni görüyor değiliz.
Aykut Erdoğdu, hesap, kitap, rakam, bilanço okuma uzmanı Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi'nde baş kontrolör olmuş ve adını "yolsuzlukların- hırsızlıkların- kişi ve şirket kayırmaya dayalı soygunların- rüşvete aracılık edenlerin" üzerine giden bir politikacı olarak duyurmuştu. Aykut Erdoğdu, iktidarı "rüşvete aracılık etmekle" suçlayan belgeli muhalefet yapıyor, halkı aydınlatıyordu. Onun partisi CHP, belediye seçimlerinde birinci parti çıkmıştı.
Aykut Erdoğdu, herkese açık bilgiler üzerinden bu iktidar döneminde verilen kamu ihaleleri, imar ve inşaat işlerinde 418 milyar dolar "kamu zararı" yapıldığını hesaplamıştı. Dalga operasyonlarının sonuncusunda onu da "iki yanında iki polis zinciri içinde" itibar suikastına uğratıp; "rüşvete aracılık etti" iddiasıyla hapse koydular.
Aykut Erdoğdu, 6 hafta önce İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 2015'ten 2022'ye kadar (Hem AKP dönemi hem CHP dönemini kapsayacak zaman içinde) bütün gelir-gider-harcama-hizmetlerin maliyeti-halka satış fiyatları; ne varsa açık kaynaklara yani herkesin ulaşabileceği bilgilere dayanarak inceleyen ve İstanbul'da AKP Belediyeciliği ile Ekrem İmamoğlu dönemini kıyaslayan bir inceleme daha yapıp, halka duyurmuştu.
TV yayınına çıktı.
Sonuçları açıkladı.
Ve iktidara meydan okudu: Herkese açık resmi bilgilere göre İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde İMAMOĞLU yönetimi, AKP yönetimine göre, 4 yıllık dönemde daha az gelirle, daha az parayla, daha az bütçe açığı vererek İstanbul'a ve kent halkına 2 kat daha fazla iş ve hizmet üretmişti.