Tükürük ile söyleşi! Rozet ile röportaj! Kelepçe ile sohbet!

Rozet dile geldi "Yüzüne tükürdüğün sahibimim hatırı yoksa bile beni yakaya takanın da mı hiç kıymeti yok" diye gönül koydu. Tükürük de dile geldi; "Rozeti takan ile rozeti taktıranın kucaklaşma pozisyonu tükürülmeyi hak etti" dedi. Kelepçe de dile geldi; "Benim kelepçe olarak adaleti temsil haysiyetim var, onunla oynadılar" diye içindeki öfkeyi dışa vurdu.

★★★

ROZET:

Tükürük, tükürük, kulak önünden gelen, çene altından sızan, dil altında birikip ağızda toplanan tükürük sen ne yaptın

TÜKÜRÜK:

Rozet, rozet isen sen önce kendini bil, kendine gel. Bir kadının ya da erkeğin yakasına ister tenekeden, metalden ister kağıttan kumaştan rozeti niçin takarlar önce bunu bil, neden tükürdüğümü anlamaya çalış.

KELEPE:
Beni, hak, hukuk, adalet yerine gelsin diye takıyorlar onu biliyorum ama rozeti yakasına iğneledikleri insanı nasıl seçiyorlar ona bakıp tiksiniyorum. İrine dönüşmüş bir iltihap var, ben bile görüyorum.

★★★

ROZET:

Görmeyecek ne var Rozet aslında emek veren, başarılı olan, sorumluluk alana takılır. Komşunun ağzında biriken balgamlı tükürük gidip rozet takılan belediye başkanı ile belediye başkan yardımcısının yüzüne yapışıyor ve parti değiştirip rozet takana tükürüklü yüz çok yakışıyor. Ben bu yakışma noktasına nasıl geldik ona isyan ediyorum.

TÜKÜRÜK:

Evet isyan ediyorsun çünkü o rozeti takanın niyetini, rozeti taktıranın da kayıtsız şartsız teslim olup ruhunu bile satmaya neden razı olduğunu bilmek istemiyorsun.

KELEPE:

Ben paslanmaz çelikten yapılan dönen mafsallı kelepçeyim. Fikirlerinden, partilerinden, dün söylediklerinden aniden vaz geçip dönenlerin utanmaz yüzüne neden tükürüldüğünü çok iyi anlıyorum.

★★★

ROZET:

Tükürük yoldaş, kelepçe kardeş sayın arkadaşlar sizler; "Bir insana rozet takmanın hangi ihtiyaçtan doğduğunu" bilmiyor gibi konuşuyorsunuz. Rozet takma; bir tanınma, aidiyet, onurlandırma, mesaj verme ihtiyacından doğuyor.

TÜKÜRÜK:

İşte ben de tam bunun için gidip yakasına onursuzca rozet taktıranın yüzüne tükürme ihtiyacı duyuyorum. Rozet taktıranlar; belediye başkanı, yardımcısı, milletvekili halktan partilerinin fikirlerine, programlarına, görüşlerine ve politik aidiyetlerine sarılarak oy isteyip alıyorlar. Sonra İktidar Partisi başkanının; "Yakana rozet takalım ya gel bizim partiye ya da koluna kelepçe doğru hapishaneye" yemlemeleri ile korkutmalarına teslim olup ruhlarını da satıyorlar. Bunlar tükürüğü hak ediyorlar.

KELEPE:

Evet, evet ben de duydum ve bizzat yaşadım. İktidar partisinden; "Ya yakana rozet ya koluna kelepçe seçimini yap" teklifi ile geliyorlar. Özellikle defosu, açığı, yemişliği olanlar ile rahat koltuklarından kopmak istemeyenler dönüp parti değiştiriyor. Fikri, ideolojisi, inancı yüzde yüz farklı iktidar partisine geçip, törenle rozet taktırıyorlar.

★★★

ROZET:

Evet, görüyoruz rozet taktırıyorlar ama rozete kızmak yerine bunlar hangi yapının ürünü ona bakmak gerekli. 31 Mart seçimlerinden bu yana 56 Belediye Başkanı ile başkan yardımcısı ve 11 Milletvekili, partilerini bıraktı, gidip iktidar partisinin başkanının elinden yakalarına rozet taktırıp, siyasi gömlek değiştirdiler. Bu açıdan bakınca ben de bir rozet olarak;