Mööö

Ses, bir kez ağızdan çıktı mı duyacak kulak arıyor. Titreşim, enerjiye dönüşüyor, havada yayılıp kulağın kapısını çalıyor.

İnsan kulağı!

İnek kulağı!

Fark etmez.

Titreşim gelir.

Kulağı bulur!

Brezilya'nın Uruguay sınırı Rio Grande do Sul bölgesinde tam sınır çizgisinin üzerinde 2 inek yeni doğmuş çok şirin yavruları peşlerinde otluyordu. İneklerden Brezilya ineği, sınırın Brezilya tarafında, Uruguay ineği Uruguay tarafındaydılar.

Bir titreşim oldu.

Kulak kesildiler.

Gökyüzünde 10 bin metre yükseklikte uçan bir uçakta yapılan konuşmayı dinlediler.

Türk Cumhurbaşkanı Brezilya'dan G20 toplantısından dönmekteydi. Uçakta yanında götürdüğü gazetecilere; "Brezilya ve Uruguay'dan büyük baş hayvan ithalatı için talimat verdim" diyordu.

2 inek!

Biri Brezilya ineği.

Diğeri Uruguay.

Mööö

Mööö

Aynı anda yüzlerini bir fırlama tebessüm boydan boya kapladı; dişleri, kuyrukları ve bir yerleriyle katıla katıla güldüler

Uruguay ineği "hatırladım" dedi; karnını tuta tuta gülmeye devam etti.

Brezilya ineği de sanki bilmiyormuş gibi "neyi hatırladın ki" diye bastı kahkahayı!

Kahkahanın dozundan.

Meralar ayağa kalktı.

2010 yılında Türkiye'nin başbakanı Tayyip Erdoğan, henüz cumhurbaşkanı olmamıştı. O yıl etin kilosu 9 liraydı, bir ayda 15 liraya çıktı. Başbakan talimat verdi, Uruguay ile Brezilya'dan canlı hayvan ithalatı başladı.

İnekler unutmamıştı!

İnsanlar unutuyor.

Brezilyalı inek, Uruguaylı ineğe; "Türkler 14 yılda Brezilya ile Uruguay'dan 11 milyar 357 milyon 207 bin dolar ödeyerek canlı hayvan ithal ettiler. Yeni bir alım daha yapacaklarmış" dedi.

İki inek!

Yüzleriyle.

Dişleriyle.

Kuyruklarıyla.

Gerileriyle.

Gülmekten annelerinin memesine uzanıp emmeye çalışan 5 aylık buzağılarını bile unuttular.

Brezilya ineği ile buzağısının sahibi çiftçi Gabriel, inek kahkahaları ne ola ki diye meraklandı.

Koştu meraya

Aynı kahkahaları duyan Uruguay ineğinin sahibi çiftçi Federico da ulaştı ineğinin yanına.

Onlar da başladılar.

Yüzleriyle.

Dişleriyle.

Bir yerleriyle.

Gülmeye...

Gabriel gülmekten yere meranın çayırına yuvarlandı, Federico gülmekten tutamadı altına işedi.

Brezilyalı Gabriel; "14 yıldır Türkler et fiyatını düşüreceğiz diye canlı hayvan aldılar. 14 yıldır kendi meralarının bitki desenine uygun inek, boğa, buzağı yerli ırkını bir türlü geliştiremediler Süt fiyatını düşük tuttular. Türk çiftçisi ineğini kesti, Türk hayvancılığı buzağı doğuracak inek bulamaz oldu" dedi.

Uruguaylı Federico da; "14 yıldır hem inekleri ithal ettiler ve hem de inekleri besleyecek yemi de ithal ettiler... Köylere taşımalı eğitim modeli getirdiler fakat genç köylü ailelerin çocuklarını zamanında okula ulaştıramadılar, genç evli çiftler köyü terk etti, köylerde sadece yaşlılar kaldı "