Bayramlar; "Başkalarına kulak vermek, onları dinlemek, sevinçlerini paylaşmak, acılarına ortak olmak için" bulunmuş olmalı.
Bugün Bayram!
Bayramınız kutlu olsun!
Hatırlıyor musunuz
Çok değil sadece bir yıl önce (2024'te) Nisan ayının ortalarında bir dini bayrama girerken; yenilenme, hataları, eksikleri, kusurları görme, başkalarına kulak verme umudu doğmuştu. İktidar partisi başkanı ve Cumhurbaşkanı, 2024 Nisan'ında Ramazan Bayramı'na "özeleştirimi yapacağım" sözleriyle girmişti.
Özeleştirimi yapacağım:
Adaleti hançerledim.
Demokrasiyi yok ettim.
Fırsat eşitliğini öldürdüm.
Kalkınmayı faize bağladım.
Halkın güvenini yitirdim
Özür dileyeceğim demekti.
İktidar partisi başkanının bir yıl önceki bayramda; "halktan özür dilemek" kararına varması seçim sonuçları ile gelmişti. Halkın sandıkta iktidarı indirip, muhalefeti birinci yapması; sevecen bir bayram havası hazırlamış; "Yalan-İftira-kutuplaştırma-lekeleme" bayramla birlikte bitecek umudu doğmuştu.
Ekrem İmamoğlu, seçimde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nı yeniden yüksek oy farkı ile kazanmış, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, "Halkın gözünde niçin güven yitirdiklerinin özeleştirisini yapacağını" açıklamış, Ekrem İmamoğlu'nun eşi Dilek İmamoğlu; "Cumhurbaşkanımızın eşi Emine Erdoğan ile birlikte sosyal projeler geliştirebiliriz" teklifi
bile yapmıştı.
Belediye seçimlerinde sandıktan partisine birincilik kazandıran lider olarak çıkan Özgür Özel de; ülkemizde seçim sonrası esmeye başlayan "siyasette yumuşama rüzgarı" ile bayrama giriş yapmıştı. Özgür Özel, "demokrasi ve adalet geri gelecekse" unutmaya ve bağışlamaya hazır olduğunu açıklıyordu.
Hatırlıyor musunuz
İktidarın 24 yıllık kesintisiz destekçisi Sabah Gazetesi'nin yazarı Yavuz Donat, Özgür Özel ile hava limanında "söyleşi" yapmış, Özgür Özel'den; "Bayram günü sayın cumhurbaşkanını arayacağım. Bayramını tebrik edeceğim... Eskisi gibi 'ben senin yanına gelmem' yok. Nerede randevu verirse orada görüşeceğim..." diyen demecini almıştı.
İktidar gazetesi de "büyüklenmenin, kibrin, yüksek egonun sıfırlandığı" bayram gününe yakışır bir havaya girmiş, CHP liderinin sözlerini ilk kez birinci sayfadan en büyük puntoyla yazarak manşet haber yapmıştı.
Çok uzun zaman değil.
Sadece bir yıl önceydi.
Bugün yine Bayram!
Bugün tabloya bak: İmamoğlu, "örgüt kurup belediye parasını çalıp şirketine aktarmak" iftirasıyla 2.5 aydır Silivri'de hapse atılmış, iddianameyi bekliyor. AKP Genel Başkanı, "özeleştiri yapmaktan" vazgeçmiş, Adalet Bakan yardımcılığına atayarak siyasi kimlik kazandırdığı bir savcıyı, İstanbul'da başsavcı yapmış; seçimle gelen 11 CHP belediye başkanını; "iftira izlenimi veren iddialarla" tutuklayıp hapse koydurmuş.
Niçin bunu yaptı
İddialar doğru mu
Kanıtlar gerçek mi
Davanın böyle "itibar suikastı yani şerefli yaşama hakkını yok etmeye dönük görüntüler halka TV ekranlarından izletilerek başlatılması" hakka- hukuka- bağımsız adalete sığar mı Halkın çoğunluğu suçlamaların ve görüntülerin