Ben, kendim, Nagehan

Son yıllarda karşılaştığım hakaretler, belden aşağı vurmalar, iftiralara bakıyorum da Neredeyse hiçbirinin benimle ilgisi yok. Bu ülkede bireye saygı olmadığı için hele kadınsanız cinsiyetçi zihinlerin gözünde varlığınız kocanız ya da babanızın varlığına indirgendiği için artık hiçbir şeye şaşırmıyorum. Gerçi Beyoğlu ile ilgili tamamen iyi niyet ve davet içeren yazımdan sonra Fatih Altaylı'dan bir nebze nezaket beklerdim. O bakımdan şaşırdığımı itiraf etmeliyim. Bir kadına kocası üzerinden vurması normal mi Olgun bir hareket mi Beyoğlu üzerine yapılan bir tartışmanın Rasim'le ne alakası var Gülenist yapının bir çete olduğunu tespit ettiğim 2013'ten itibaren Fetullahçı örgütle ekranlarda en sert mücadelelerden birini de ben verdim. Bu konuda en önde bayrak taşıyan insanlardan biriyim. 2013-16 dönemi için benim mücadelemi takdir etmeyen bir üst düzey yetkili bulamazsınız. 2013-16 döneminde FETÖ'nün bertaraf edilmesi amacına çok inandım ve bu uğurda tüm gücümle mücadele ettim. Sonunda Türkiye kazandı ve FETÖ mağlup oldu. Hele örgütün belinin kırılması açısından en hayati sene olan 2014'te ben kelle koltukta bu yapı ile savaşırken tweet'lerle, yazılarla ve konuşmalarla FETÖ'yü destekleyen insanların bu konuda bana saldırmasını ve iftira atmasını çok komik buluyorum. Maalesef 2013 öncesi Gülen karşıtı olan birçok kişi 2013-16 arası alenen Gülen ve çetesini desteklediler. Benim mücadelemi bilenlere muhalefetten de örnek verebilirim. Şu an 6'lı masasının içinde olan Ahmet Davutoğlu, 28 Mart 2014 tarihinde Ülke TV'ye çıkıp "Paralel çeteye karşı bu cesur mücadelesinden ötürü Nagehan Alçı'yı tebrik ediyorum" dedi. Çünkü o süreçte duruşumu görüyordu. "İnsanların içindeki iyiyi ararsan mutlaka bulursun" cümlesine inanılan bir ailede büyüdüm. Ama hakikat öyle değilmiş. Yaşım 45'e varmak üzere. Son yıllarda üzülerek anlıyorum ki yanlış öğretmişler, sevgili anneciğim ve babacığım kendi saf dünyalarında hayal görmüşler. Bazı insanların içinden ne kadar ararsanız arayın iyi çıkmıyor sevgili okurlarım Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız: "Beyoğlu özgürlüktür" YAZARLAR 07.04.2022 - 10:23 Güncelleme: 07.04.2022 - 12:24 Salı akşamı Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ile iftarda buluşmayı ramazan başlamadan önce kararlaştırmıştık. Belediye çalışanlarına Hasköy'de bir yemek planlamışlar ve beni de konuk olarak davet ettiler. Bu daveti kabul ederken zamanlamanın bu kadar iyi denk geleceğini bilmiyordum tabii. Zira ortada Beyoğlu ile ilgili birtakım iddialar var ve bu iddiaları sormak için Beyoğlu Belediye Başkanı'ndan daha iyi kaynak az bulunur Beyoğlu ile ilgili son durumu, rakamları, asayişi kısacası aklıma ne gelirse hepsini Belediye Başkanı'na sordum. Haydar Ali Yıldız Beyoğlu'nda dolaşırken sık sık rastladığım bir başkan. Son derece de mütevazı. Salı akşamı yemekte eşi Seyhan Hanım'la da tanıştık. O da her gün karış karış Beyoğlu'nu geziyor, maddi durumu zorda olanları evlendiriyor, Tarlabaşı başta olmak üzere daha dezavantajlı kabul edilen tüm mahallelere girip çıkıyor, özellikle kadınların ve çocukların dertlerini dinliyor. Sözleştik, bir gün Tarlabaşı'nı beraber dolaşacağız İftardan sonra evlerine geçtik, hem çay içtik hem de Beyoğlu üzerine sohbet ettik Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ve eşi Seyhan Hanım... İSTİKLAL'DE GÜNLÜK TRAFİK 2 MİLYON İstiklal Caddesi'nin günlük trafiği gelmiş geçmiş en yüksek noktadaymış. "Ne kadar" diye sordum. "Her gün İstiklal'den 2 milyon kişi geçiyor" dedi. Bu müthiş yüksek bir rakam. Bu rakama kıyasla asayiş olayları son derece düşükmüş Yıldız'ın anlattığına göre. Peki bu trafiğin kaçta kaçı Arap turist "Bunu rakamsal olarak ölçmek imkansız ama her gün orada olan biri olarak gözlemimi söyleyeyim Nagehan Hanım. İstiklal'de dolaşanların yaklaşık yüzde 15-20 kadarı Arap turist diyebiliriz. Yüzde 50 Türk, geri kalanı da çeşitli milletlerden." Yayın çıkışları eve dönerken Balo sokaktan geçiyorum ve orada alkollü kalabalıklar görüyorum. O bölgede fuhuş yapıldığı iddiaları da var. Başkan'a sordum. "Balo Sokak'ta bir ara İranlı grupların bir eğlence yapılanması vardı. Ama önemli oranda o sorunu çözdük. Ağa Camii'nin sağ ve solundaki sokaklarda, Küçükbayram ve Büyükbayram sokakta tespitlerimize göre fuhuş sorunu vardı ama bunu oradan büyük oranda temizledik." Sonra da ekledi: "Elbette yasadışı hiçbir şeye göz yumamayız. Emniyet-zabıta gerekli müdahaleleri yapıyor. Şikayetler bitmedi ama azaldı. Türkiye bir hukuk devleti, bu kapsamda mücadele ediliyor. Mümkün oldukça özgürlükten yana tavır alan bir hukukçuyum ben, özgürlük-güvenlik dengesinde hep özgürlük tarafında durmaya çalışıyorum ancak kamu düzenini bozan hiçbir şeye de müsaade edemeyiz." Yıldız'a Beyoğlu'nun arka sokaklarında Suriyelilerin çeteleşmesinin söz konusu olup olmadığını da sordum. "Hayır böyle