Geçenlerde birdenbire fark ettim Ben babam üzerine birçok yazı yazmışım ama annemi hiç anlatmamışım Babamın vefatı, onun bendeki anlamı, sonrasında hiç kapanmayan dev boşluk Hayattayken okumasını isteyeceğim şeyleri hep onun gidişinden sonra söylemişim. Fakat annemden hiç bahsetmemişim. Sevdiklerimiz hayattayken onlarla ilgili hislerimizi paylaşmak
Bir liberal-demokrat olarak Türkiye'nin mevcut ortamı beni çok üzüyor. Taraflar adeta nasyonalizm yarışına girdiler. İki aşırı-sağcı siyasetçi Ümit Özdağ-Sinan Oğan aralarında rol paylaşımı yaparak bir yandan Cumhur İttifakı'nı diğer yandan Millet İttifakı'nı kuşatma süreci içindeler kanaatimce. Dün bunu ifade ettim. Sinan Oğan buna kendi yorumları
Selahattin Demirtaş'ın attığı şu tweet tartışılıyor: "Kimse benim suçsuz yere yattığım hapislik üzerinden siyasi şantaj, kirli hesap yapmasın." Paylaşımının devamında şunları söyledi: "Halk özgür değilse benim çıkmamın bir önemi yok. Bin ömrüm olsa hepsini halkım için feda ederim. Moralli olun, dik durun, direnin." Bakıyorum, Demirtaş'ın ne demek i
Bize özgü bir özellik var: Üzerine düşünülmeden ve araştırılmadan kalıp üretme. Bir söz anında moda oluyor, yayılıyor. Siyaset ve medya böyle üretilmiş kalıplarla, ezbere söylenen laflarla dolu Son örneğini Sinan Oğan bahsinde yaşıyoruz. Oğan'ın pazar günü yapılacak ikinci tur seçimlerde kilit siyasi aktör olduğu yönündeki propaganda üzerine düşünü
14 Mayıs gecesinden önce bu köşede çok okunan, tepki alan ve birbirini tamamlayan iki yazı yazmıştım. İlkinin başlığı "14 Mayıs gecesi nasıl geçecek", diğerinin ise "1987 referandum örneği ve Erdoğan"dı. 14 MAYIS GECESİ NASIL GEÇECEK 1987 REFERANDUM ÖRNEĞİ VE ERDOĞAN Aslında benim esas kaygım Cumhur İttifakı cephesinin yüzde 50.1 gibi bir rakamı o
Dün sabah havaalanına doğru yola çıkarken içime baktım, kafam karıştı. Gördüklerimin arasında her türlü duygu vardı: Keder, mahcubiyet, gurur, burukluk, heyecan Tarihimizin en büyük deprem felaketinin üzerinden üç aydan fazla zaman geçmiş, ilk günlerde gittiğim Kahramanmaraş'ın ölüm, yas, isyan üçgeninde tarif edebileceğim atmosferi haftalarca beyn
Dünkü yazıma yönelik tam da beklediğim gibi hem iktidar hem de muhalefet cephesinden tepki var. Bunların hepsine bugün cevap vereceğim. Benim yazım çok dikkatli okunursa o yazının esas muhatabının muhalefet değil devlet olduğu, ya da diğer deyimle rejim ve iktidar olduğu görülecektir. Bana cevap veren nerdeyse tüm gazeteci dostlarım yazıyı baştan s
Son dört güne girdik. Hem AK Parti'nin hem CHP'nin önde gelen isimleriyle konuşuyorum. Bugün sizinle bu konuşmalardan edindiğim hava ile ilgili bir endişemi paylaşmak isterim. Önce şunu söyleyeyim: İlk turda 53-54 gibi laflar parti kontrolündeki medya organları için hazırlanmış propaganda amaçlı uydurmalardan ibaret. Her iki tarafın da medyası gerç
Mevcut rejimi otoriter bulan ve bu düzene özgürlükçü-demokrat açıdan itirazları olan bir yazarım. Bugünkü rejimde ana kolon olan Türk milliyetçiliği şemsiyesinin altında muhafazakarlık, ulusalcılık (Kemalizm) ve İslamcılık ideolojilerinin otoriter bir alaşımında yaşadığımız kanaatindeyim. Bunu özellikle sembol bir olay olarak gördüğüm Osman Kavala'
Başlıktaki soruyu yazmak bile insana kendini kötü hissettiriyor. Fakat bunu konuşmalıyız çünkü şu an muhalif kesimde böyle bir endişe var, o nedenle konuyla ilgili bizlere çok soru geliyor. Hele artık son bir haftaya girilmişken Kasırga şiddetinde bir seçim havası bu hafta sonu biz İstanbulluları bekliyor. Bugün Millet İttifakı yarın Cumhur İttifak
© 2016