Ağır sanayi hedefti, ihraç ettik

15'i Türkiye'de olmak üzere 3 kıtada, yılda 15 milyon ton çelik işleme kapasitesine sahip 40 üretim tesisi ve 15 binin üzerinde çalışanı bulunan dünya çelik devi bir Türk şirketimiz var.

Tosyalı Holding, Dünya Çelik Birliği'nin değerlendirmesiyle, dünyanın en büyük 50. çelik üreticisi. İki yıl öncesine kadar 77'nci sıradaydı. Hedef bir-iki yıl içinde ilk 30'a ve ardından 20'ye girmek.

Hikayesini, geçen hafta sonu Cezayir'de kurduğu dünyanın en büyük çelik fabrikalarından birini ziyarete davet eden Fuat Tosyalı'dan dinledim.

Babası merhum Hacı Şerif Tosyalı'nın 1952'de İskenderun'da kurduğu 9 metrekarelik sac soba imalathanesini, kardeşleri Ayhan ve Fatih Tosyalı ile birlikte bu boyuta getirmiş.

1961 doğumlu.

Babasının yanında çıraklığa ilkokul ile birlikte başlamış.

10 yıl geçmeden bayrağı devralmış, 25 yıl sonra Türkiye'nin en büyük 500 sanayi şirketi arasına girmiş.

Sanayicilikte büyürken, halka yönelik eğitim ve sağlık projeleriyle de 1999'da dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'den Onur Belgesi, 2007'de de TBMM Üstün Hizmet Madalyası'nı almış.

Türkiye'den sonra Cezayir, İspanya ve Senegal'de çelik fabrikaları, Angola'da demir cevheri madenciliğine açılmış. Şimdi Libya'da dünyanın en büyük çelik fabrikalarını kurmaya hazırlanıyor.

İnşaat demirinden, otomotiv sacına ve çelik boruya kadar 70 çeşit ürünü 'çevreci üretim' standartlarında üretiyor. Bununla yetinmiyor, yeni fabrikalarını 'hidrojen enerjisi' ile üretim yapacak şekilde tasarlıyor, bilimsel araştırmalar yaptırıyor.

İnsan ömrüne neler sığabilir

Küresel örnekleri var.

Steve Jobs, Elon Musk ve diğerleri...

Fuat Tosyalı da şimdiden bir 'Türk çelik devi' sığdırmış.

Düşününce, yüz yıldır 'ağır sanayi' diyenlerin hayal ettiği şeydi bu.

Ve artık 'devlet' değil 'kişiler' yapabiliyor.

Cezayir'e 2011'de çelik fabrikası projesiyle geldiğinde 'Türk' olmanın farkını hissettirmişler.

"Çok büyük değer veriyorlar, neredeyse vatan toprağımız kadar kendimizi iyi hissediyoruz" diyor.

İlk fabrikayı 20 ayda tamamlamış.

Dönemin Cezayir Başbakanı, açılışı Başbakan Erdoğan'ın katılımıyla yapmak istemiş. Devamını şöyle anlattı Tosyalı, "Cumhurbaşkanımız o açılışı, Türkiye'de Gezi olaylarının ertesinde çıktığı Fas-Tunus-Cezayir ziyareti sırasında yaptı. Cezayirliler, havaalanından fabrikaya kadar yolları Türk bayrağı ile donattılar. Nereden bulup nasıl diktirdiler şaşırdım."

Türk yatırımcılara kapılar iyice açılmış.

Tosyalı, "Burada Türk yatırımcı sayısı 5 binlere yükseldi. En az 400-500'ü bizimle çalışıyor. Yani, bizim için üretim yapıyor veya hizmet veriyorlar. Bizde çalışıp ayrılıp iş kuranlar da oldu. Bir makine imalat sanayii oluştu. Biz geldiğimizde kaynak pensesi bile yoktu. Ziraat Bankası da başkentte şube açıyor. Biz de Türk Büyükelçiliğimiz için yeni bir hizmet binası inşa ediyoruz. Dışişleri Bakanlığımıza hediye edeceğiz. Bu bizim için büyük gurur" diye ekledi.

Tosyalı Algerie tesisleri 5 milyon metrekarede 17 dev çelik fabrikası ve bir limandan oluşuyor. Yatırım tutarı 6.5 milyar doların üzerinde. Yılda 3.5 milyar dolarlık 6 milyon ton çelik üretiliyor. 1.5 milyar dolarlık ek yatırımla otomobil çeliği üretecek fabrika da inşa halinde.

Cezayir kanunlarına göre, yatırımı sadece Cezayir bankaları kredilendirmiş. Tosyalı da vadesinden önce kapatmış.

Fuat Tosyalı, yine gururla devam etti: "Burası hem bir Türk'ün hem de Türkiye'nin yurtdışındaki en büyük yatırımı. Cezayir'in de özel sektörün en büyük sanayicisiyiz."

Bu büyümenin içinde -akla ilk gelen- 'devlet teşvikleri' de yok. Zira Avrupa Birliği, Kömür Çelik Birliği olarak başladığı için, Türkiye ile Gümrük Birliği anlaşması yapılırken çelik endüstrisini teşviklerden ayrı tuttu.

Bu büyümenin arkasında bir temel ticari özellik var:

Yatırım yaparken 'pazarlamaya' güvenmemiş sadece.

Tersinden gitmiş.

"Zaten sobacıydık. Sacı, çeliği kullanandık. Sonra ticaretini yaptık. Yani üretilecek malın müşterisi biziz."

İkincisi üretim verimliliği.

"Son 3-4 yıldır kapasite kullanımında dünya rekoru kırıyoruz. Kurulu kapasitesinin üzerinde üretim yapıyoruz."

Yöneticilerin ve çalışanların çoğu Türkiye'den.

Dev tesisin içinde lojmanları var.

Spor salonları, havuzları, kıraathaneleri, sinemaları...

'Gurbetçilik' çekmesinler diye hızlı internet bağlantısı...

Aralarında Cezayir'de tanışıp evlenenler de var.

Dünyanın en eski esnaf teşkilatı Ahilik'in kurallarından biri de 'çalışanlarını gözetmek'