Dil üzerine çalışmalar yapan kurumların 'yılın kelimesi' geleneği, yaşadığımız yılı yeniden düşünmemizi sağlıyor.
Bu geleneğe geçen yıl Türk Dil Kurumu da katılmış, Ankara Üniversitesi İletişim Araştırmaları ve Uygulama Merkezi iş birliğiyle 'Yılın Kelimesi/Kavramı' seçmeye balamıştı.
TDK'nın diğerlerinden farkı, seçimi halk oylamasıyla yapması. Bu yılın oylaması tdk.gov.tr sitesi üzerinden geçen hafta başladı.
Geçen yıl seçilen kavram, 'kalabalık yalnızlık'tı.
Bu kavram, sadece bir yılı değil, artan şehirleşme, iletişim teknolojilerinin gelişmesi ve internet/sosyal medya 'takipçiliği' gibi 'sanal kalabalık'ların hayatımızı etkilediği uzunca bir dönemi anlatıyor.
***Bu yılın kelimelerine de internet/sosyal medya damgasını vuracak gibi.
Oxford İngilizce Sözlüğü'nü yayınlayan Oxford University Press bu yılın kelimesini 'Rage bait' olarak belirledi.
'Öfke' ve 'yem' kelimelerinden türetilen bu kavram, "hiçbir yere varmayan, sadece öfkeyi ve saldırganlığı kışkırtmak için yapılan paylaşımlar" anlamına geliyor.
Bu kavram, daha önce 'tıklama' için yapılan kışkırtıcı paylaşımların, artık 'tıklayanın duygularını ve davranışlarını etki altına almak' için yapılmaya başlandığına da işaret ediyor.
Oxford'un 2024 kelimesi, 'önemsiz içeriklerin aşırı tüketiminin kişinin zihinsel ve entelektüel durumunu bozması' anlamında kullanılan 'brainrot/beyin çürümesi'ydi.
'Çürütülmüş' beyinlerin, artık 'yönlendirilmesi ve saldırganlaştırılması' aşaması başlamış gibi görünüyor.
***Meşguliyetlerimiz ruh halimizi, ruh halimiz de meşguliyetlerimizi belirliyor.
İnternet üzerinde site veya sosyal medyada giderek daha fazla maruz kaldığımız boş içeriklerle ne kadar meşgul olursak, zihnimiz o kadar tükeniyor ve tam orada kasıtlı yönlendirici içeriklere maruz kalıyoruz.
Ondan sonra 'öfkeli toplum olduk, ayrıştık, bozulduk, kutuplaştık' vs...
***
Cambridge Dictionary'nin seçimi ise 'parasocial/parasosyal'...
Ünlüler, sosyal medya fenomenleri ve bu yıl itibarıyla 'yapay zeka botları' ile tek taraflı bağ kurmayı anlatıyor.Hayranlıklarını rahatsız edici eylemlere taşıyanlar hep vardı. Ama artık sosyal medyadan mesaj attıkları ünlüden, fenomenden geri dönüş alamayınca hayatına kahredenler, aile ve arkadaşlık ilişkilerini bozanlar var.
Yapay zeka botuna aşık olanlar, onun tavsiyesiyle hayatına yön, hatta son vermeye kalkışanlar da...
***"Televizyon için de benzer tehlikelere dikkat çekmişlerdi ama öyle olmadı, bakın hayattayız" diyebilirsiniz.
Bu, televizyonun temsil ettiği 'medya' döneminin yeterince etkili olduğunu gösterir.
Sosyal medya ve yapay zeka ise hem daha ileri bir medya etkisine sahip hem de sadece bir 'medya' değil.
İnsanın 'tercihlerini' elinden alan her şey zarar verir.
Biz artık tercih etmiyoruz

4