VAR'a yaslandı
Temposuz, pozisyonsuz iştahsız sanki her iki takım da beraberliğe razı bir anlayış içinde. İlk yarıda akılda kalan pozisyon Kremer'in kafa vuruşunun Trabzonspor kale direğinden dönmesi ve Malheiro'nun çizgiye inip kestiği kimsenin içeride olmadığı pozisyon. Trabzonspor'da kalabalık Konya savunmasını açacak Vişça dışında çilingir yok. Konyaspor'un kontratakla yakalarsam atarım üstüne yatarım futbolu ikinci yarıda devam etti. Şenol hoca yaptığı değişikliklerle risk aldı, ilk deplasman galibiyetini istedi. Oyunda orta alan ve pas trafiği yerini uzun toplarla hızlı geçişlere bıraktı. Rakip ceza alanında pozisyon buldular ama Banza ve Cham olmayınca bitirici vuruşları yapacak, gol atacak kimse kalmadı. Alınan riskin bedeli ağır oldu.
Son dakika penaltısı ile Konyaspor galibiyet elde etti. Trabzonspor'un deplasman fobisi devam ediyor. Bu futbol yakışmıyor. Ozan Ergün boylu poslu iyi bir fiziği ve sakin yapısı olan bir hakem. Ligde 15'inci, Trabzonspor'un ise ikinci maçına çıktı. Atama trafiğine bakıldığında şans bulduğu, büyük destek gördüğü bir gerçek. Zamanla daha iyi olacaktır. En üst ligde düdük çalan bir hakemsin lakin futbolun ruhunu teşkil eden 'Faul ve Fena Hareketleri' (12. kural) yani futbolu bilmiyorsun. Futbolun doğasında olan temaslarla faulü ayırt edemiyorsun. Çaldığın 24 faulün yarısı faul değil. Uzatmanın son dakikasında tek kritik pozisyon oldu o da VAR'dan geldi. Lundstram'ın açık olan sol eline gelen top net penaltı. Ülke hakemliğimiz klasik VAR'a yaslanarak maç yönetme yapısı devam ediyor. Genç hakem neslinin yetişme ve hakemlik kültürü maalesef bu doğrultuda hızla devam ediyor. UEFA, VAR'a yaslanan hakem istemezken, bizde ise VAR ile var olan hakem kabul görüyor.