Üç Cumhuriyet gecesi!

Cumhuriyet gazetesinin 100. yılı, 7, 8, 10 Mayıs günlerinde İstanbul, Ankara ve İzmir'de kutlandı. Üç güzel u-mutluluk dolu Cumhuriyet gecesi yaşadık.

İstanbul'da Cemal Reşit Rey (CRR) Konser Salonu, Ankara'da Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi, İzmir'de Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi; Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhuriyet'ine ev sahipliği yaptı.

Hiçbir parça bütünden önemli değildir. Cumhuriyet'in her kesimden okurlarıyla, muhabirinden yazarına bütün çalışanlarıyla birlikte köklü bir geçmişten büyük bir ideale yürüdüğünü gösteren buluşmalar yaşadık.

Bilmek yetmez, görmek de gerekir. Bütün kuşaklardan Cumhuriyet sevdalılarıyla göz göze gelmenin enerjisi ayrıca güzeldi.

29 Ekim 1923'te ilan edilen Cumhuriyet, özünde bir kadın devrimidir. Atılan her adım kadınları çağa taşıdı. Cumhuriyet gazetesinin 100. yılda kadınların ve gençlerin omuzlarında yükselmesi, geleceğin de habercisiydi.

CRR'deki programın sonunda bütün Cumhuriyet çalışanlarının sahneye çıkması istenince biz de fırladık. Fırladık ama bizden hızlıları var elbette. 20-25 yaş kuşağından onlarca genç amfiden çıkarcasına sahneye yöneldi. Her biri çocuğumuz yaşındaki gençleri görünce, 9 Ocak 2024'te yitirdiğimiz şair Süreyya Berfe'nin dizesini anımsadık: br data-mce-bogus"1"

"Çocuklar hayatın ölüme verdiği gözdağıdır!"br data-mce-bogus"1"

Kuşaklar arası diyalog ülkemizde ciddi sorundur ama her kuşaktan Cumhuriyet okurunun Türkiye üzerine kaygısı birbirine çok yakındı. Her üç gecede de farklı kuşaklara gazeteden beklentilerini sorduğumuzda yanıt neredeyse ortaktı:br data-mce-bogus"1"

- Öncelikle kimliğini koruyun. Bu bile başlı başına önemli!br data-mce-bogus"1"

Rejim tartışmasının yaşandığı ülkelerde bundan en çok fikir gazeteleri etkilenir.br data-mce-bogus"1"

Pek çok Cumhuriyet kurumunun içinin boşaltıldığı ya da başkalaştırıldığı bir dönemde gazete okuru, geçmişte olduğu gibi bugün de her şeyin ayırdında.br data-mce-bogus"1"

Bu, gazetenin değişimin dışında kalması anlamına gelmez.

Cumhuriyet gazetesine adını veren, gazetenin ruhunu biçimlendiren Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk'ta 783 kez telgraftan-telgrafçılardan söz eder. "Kurtuluş Savaşı'nı telgraf telleriyle kazandık" sözü iletişimin gücünü ne kadar içselleştirdiğini gösterir.

Atatürk telgrafla haberleşti diye bugün o yöntemi kullanmak ne kadar aklın ve bilimin dışında ise değişime kapalı olmak da aynı sonuca varır. Cumhuriyet kâğıda dayalı yayının yanı sıra bütün dijital alanlarda olmanın çabasını sürdürüyor. 100. yıl kutlamasında tüm yayın yelpazesi buluştu. Okurun, Cumhuriyet'in bütün mecralarına katılması ne güzel olur.br data-mce-bogus"1"