31 Mart sonuçları, "Bir yerel seçimdi, geldi geçti" diye geçiştirilecek cinsten değil. Bunu en iyi Saray biliyor. Daha seçim gecesi, 1 Nisan başladıktan hemen sonra yeni duruma göre adımlar atılacağına dair mesajlarını verdi.
İktidar medyası, "Demokrasi kazandı, önümüze bakalım" gibi başlıkları yeğledi ama Saray'dan gelen haberlerden sonra onlar da konuşlanacaktır.
Gelinen nokta Erdoğan'ın yıllar içinde adım adım ördüğü bir kurgunun çökmesidir. AKP koalisyonu dağılmıştır.
Güneydoğu illerinde DEM kayyum siyasetine karşın bu yerel seçimde de gücünü, korumaktan öte artırdı. Orta Anadolu'da Yeniden Refah Partisi (YRP) AKP'nin çelik çekirdeğindeki payını geri aldı.
Batı Anadolu'da merkez sağa yakın AKP seçmeni tercihini CHP'den yana kullandı.
Saray yerel seçim sürecine şu strateji ile girdi:
-Gündemi ben belirlerim. Ekonomiyi ikinci plana düşürürüm.
-CHP'yi kendi içinde çatışmalı hale getirecek her şeyi yaparım.
-Ne yapar eder YRP'yi ya yanıma çekerim ya etkisizleştiririm.
-İYİ Parti en az 5-6 puan alır, bu da pek çok yerde CHP'nin kaybetmesine yeter.
Eğer bu hesap tutsaydı, 1 Nisan'dan itibaren şunlar konuşulacaktı:
-Hemen anayasa demeçleri verilecek. Erdoğan'ın 2028'de de önünün açılmasını sağlayacak, hukuk devleti zerresi olarak kalan son hakların da budanacağı yeni anayasa tartışmaya açılacak. Yeni anayasa olmasa da Erdoğan'ın istediklerini alacağı değişiklikler yapılacak.
-CHP, kendi içinde hesaplaşmaya girecek. Saray da bunun seyrine bakıp arada bir, "Cehaaape kendini yiyip bitirmekle meşgul" demeçleri verecek.
Kimi iktidar yazarları, "Erdoğan bu sonuçları öngördü. Ama müdahale etmedi. Demokrasi kazandı" yorumu yapıyor. Bunun yarısı doğru. Sonucu gördü. Ama değiştirmek için çırpındı. Emeklilerin tepkisini bir nebze azaltmak için özel bankaları bile promosyona zorlayıp, trajikomik duruma düştü. Saray'a bakanlar kurulunu sahaya sürdü. CHP'nin İstanbul il binasını alma sürecini karaparaya bulamaya kalkacak kadar ileri gitti. Hepsi ters tepti.
Saray'ın CHP'ye yönelik saldırısı CHP'yi birleştirdi.
Halka verecek bir şeyi kalmayan AKP'nin başlıca dayanağı şuydu: