Siyasete "turp"tan sonra yeni bir kavram daha armağan etti:
Telef!
CHP'nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'na yönelik çoklu operasyon sürecinde üç grup konuşması bugünkü durumu anlamanın en önemli delili. 26 Mart Çarşamba günü TBMM çatısı altında dedi ki:
- CHP yamyamlığın kitabını yazmış. Birbirlerinin yüzüne bakamayacaklar!
9 Nisan Çarşamba aynı çatı altında dedi ki:
- İtiraflar çıktıkça her şeye daha açık ortalığa saçılacak.
30 Nisan Çarşamba da muhteşem bir "Şahsımname" yaptı:
- Bakalım daha kaç cehapeli cumhurbaşkanı adaylığında telef olacak!
Sözü eğip bükmenin gereği yok. Bu tablonun özeti şudur:
Türkiye'de demokratik seçim ortamı bitmiştir!
Şimdi bunu yeniden rayına oturtma, demokrasiyi kurallar ve kurumlar rejimi olarak yaşama geçirme mücadelesi veriliyor!
Bu mücadele başarılacak, başarılmak zorunda! Çünkü başka bir seçeneğimiz yok.
Çarşamba günü İmamoğlu'nun yerine İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'nin başkanvekili olarak seçtiği Nuri Aslan'la makamında bir saat kadar görüştük. Gelenler gidenler, açmak zorunda kaldığı telefonlar arasındaki sohbetimizde, İmamoğlu'nun başkanlık makamının olabilecek en sağlıklı şekilde korunmakta olduğunu hissettik. Aslan, İstanbul Valisi Davut Gül başta olmak üzere gerektikçe genel iktidarın temsilcileriyle de muhataplığı sürdürüyor. Geceleri de tutukluların ailelerini ziyarete ayırıyor. Her akşam en az beş aile olmak üzere.
Uzun sohbet arasında söylemek istedikleri varsa yazabileceğimi vurguladım. Sözlerini aynen aktarıyorum:
"İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 92 bin çalışanı var, 91 bin 999'u tutuklansa, tek başıma da kalsam, sorumluluğumu yerine getireceğim. Eğer sütununda bana ayırdığınız yer varsa onu Ekrem Bey için kullanın!"
İki ciltlik, affedersiniz iki cümlelik değerlendirmenin yorumunu okura bırakalım!
Perşembe akşamı da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'la konuştuk. Sohbetimizin satırbaşlarını aktaralım:
- Bu telef sözcüğü nedir Allah aşkına. Aklı sıra tehdit mi ediyor Millete havale ediyorum.
- Özgür Bey, gazeteciler cumhurbaşkanı adaylığı konusunu çok didikleyince ister istemez bir şeyler deme gereği duyuyor. Bu konuda seçim takviminin belli olduğu gün, o günkü gerçeklere bakılır, hep birlikte karar verilir.