CHP'de yükselen üçlü!

CHP'nin, olağan-olağanüstü onlarca kurultayını izledik. Yenimahalle Belediyesi Nâzım Hikmet Kültür Merkezi'ndeki 22. olağanüstü kurultay atmosferi en farklı olanlardan biriydi.

Salona girerken bizi tutuklu belediye başkanları Ekrem İmamoğlu, Zeydan Karalar, Tunç Soyer, Muhittin Böcek, Hasan Akgün (Büyükçekmece), Ahmet Özer (Esenyurt), Resul Emrah Şahan (Şişli), Alaattin Köseler (Beykoz), Murat alık (Beylikdüzü), İnan Güney (Beyoğlu), Hasan Mutlu (Bayrampaşa), Rıza Akpolat (Beşiktaş), Utku Caner aykara (Avcılar), Hakan Bahçetepe (Gaziosmanpaşa), Oya Tekin (Seyhan), Kadir Aydar (Ceyhan) karşıladı.

CHP'ye yönelik üçlü kıskacın bir ayağı belediye başkanlarını tutuklama, bir ayağı transfer etme, bir ayağı kongre ve kurultaylarının içine yargı sokup fay hattı yaratma!

***

Olağanüstü kurultay bütün bunlara CHP örgütünün bir yanıtıydı. Geçerli oyların tamamını alan Özgür Özel büyük bir güç ve büyük bir yük aldı. Güç aldı, artık liderliği delegelerin üçlü dikişi ile perçinlendi. Yük aldı, son kurultayla birlikte delegeler, "Tümümüzün sorumluluğu sendedir" dedi. Bu bağlamda Özel, Türkiye İttifakı'nı hedeflerken CHP'nin içini de bir bütün olarak mücadeleye katma sorumluluğu aldı.

Anadolu'nun dört bir yanından gelen delegelerle ayaküstü sohbetler ettik. Sık duyduğumuz cümleler şunlardı:

-Partiye saldırı var, gün birlik olma günü...

-Kişisel hesaplar yapacak gün değil...

-CHP yargı kararlarıyla dizayn edilir mi Bunlar CHP'yi tanımıyor...

-Kurultaydan sonra partiyi tartışmalı hale getirmeyecek, saldırıları püskürtecek yeni bir hamle gerek...

-İktidarın CHP'ye dönük hesapları geri tepti, çarşıda AKP'ye oy verenler bile yapılanları onaylamıyor.

4-5 Kasım 2023 kurultayındaki delegelerin önceki gün de oy kullandığı dikkate alındığında elbette Kemal Kılıçdaroğlu'nu desteklemiş olanlar da salondaydı. Onlardan bize sitem eden, "Kemal Bey'in görüşlerine de yer verseniz" diyenler oldu. Onlara, "Kemal Bey konuşmak istedi de hayır mı dedik" karşılığını verdik.

Prof. Dr. Bozkurt Güvenç'in "Türk Kimliği" kitabında özetle şöyle bir tanımlama vardır:

"Komşuya karşı ailem, karşı apartmana karşı apartmanım, öteki mahalleye karşı mahallem..."