Öğleden sonra günlük yazıyı yazmak için bilgisayarın başına geçtiğimizde, yazı konusu olabilecek gelişmeleri alt alta sıraladık.
Ürktük!
Bunların hepsi bugünün konuları mı diye sorduk kendimize!
Evet, hepsi bugünün konularıydı. Hatta listeye girmemiş olanlar da vardı!
Bir ülkenin bebekleri, doğduktan hemen sonra hayata gözlerini açmadan öldürülür mü
Bir ülkenin dokuz yaşındaki çocuğu, hunharca öldürüldükten sonra aylarca mahkeme önünde cinayet ortağı aile üyelerince kıyım kıyım kıyılmaya devam edilebilir mi
Bir ülkenin öğrencileri, bu kadar cahil ve çarpıtmacı bir bakanın eline bırakılabilir mi
Bir ülkenin doğası, gelirinin büyük bölümü yurtdışına gidecek maden şirketlerine böylesine vahşice peşkeş çekilebilir mi
Bir ülkenin kurtarıcısı ve kurucusuna karşı böylesine sistemli, sinsi saldırılar yapılabilir mi
Listeyi uzatmak mümkün ama burada kesip haykırmak geliyor insanın içinden:
Yeter artık, çekin elinizi!
Gerçek gündemi konuşturmamak için her şeyi konuşturup bütün değerlerimizi erozyona uğratıyorlar.
Gündeme getirdikleri konuları biraz kazıdığınızda altından ülkenin toplam değerlerine saldırıdan başka bir şey çıkmıyor.
Belediyelerin konserlerine laf ederken bakıyorsunuz, hedefe konulan konserlerin hemen tümü milli bayramlarda verilmiş. Vitrine "gereksiz, usulsüz harcama" yaftasını koyup milletin bayram coşkusuna da el koymak istiyorlar.
Yeter artık, çekin elinizi!
2025'te milletten toplayacakları vergilere, harçlara yüzde 50-100 zam yapıp maaşlara zammı yüzde 20'de mi tutalım 25'te mi tartışması yapıyorlar. Milletten toplanan vergileri de teşvik, kredi ve benzer adlarla seçilmiş yandaşlara veriyorlar. Bu düpedüz fakirden alıp zengine vermektir. El, hep milletin cebinde.
Yeter artık, çekin elinizi!
Türkiye'nin en büyük şehrinin belediye başkanını yargı eliyle siyaset dışına itmek için uygun hâkim aramaktan çekinmiyorlar. Bunu eleştirince de "Yargı bağımsızdır" deyip eleştirene yükleniyorlar. Millet iradesine bu kadar sorumsuzca el atma cüreti kabul edilebilir mi
Yeter artık, çekin elinizi!
Bir ülkenin ordusu, toplam gücünün en önemli parçasıdır. Genelkurmay başkanını terör örgütü kurucusu olmakla suçlayıp buna tanık olarak da terör örgütünün iki numaralı yöneticisini gösterdiler. O günlerden, "Mustafa Kemal