Futbolun peşine o kadar fazla takılmışız ki, futbolcunun kılının dönmesi, yöneticilerin kapısının önünü süpürmemesi, hakemin cebindeki para, herkesin değerli vakitlerini etti heba...
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu'nun, hafta başında bıraktığı bombanın parça tesirli olması, yine ortalığı yaktı geçti. Hakem Zorbay Küçük'ün "küçük hesaplar"ını biliyoruz da, futbol dışındaki sportif "büyük başarılar"ı es geçiyoruz.
Her zaman eleştirdiğimiz Hacıosmanoğlu ve beyin takımını bu kez alkışlamak için, bir yazı yazmak vardı.
Kendi kimliğiyle bahis sitesine üye olup, buradan oynama düşüncesizliğini; "saflık", "aptallık" veya başka bir sıfat kullanarak tartmak vardı.
Yasal bahis oynamanın sadece "futbol ailesi"nde bulunanlara yasak olduğunu, üstelik bunun, sadece diğer branşlar için geçerli olup olmadığını tartışmak vardı.
Bu 152 hakem dışında, yasadışı yoldan para kazanmaya çalışanları, hatta bu işin çeteleriyle iş tutanları, hatta ve hatta bu piyasa içerisinde menajer-yönetici-futbolcu üçgeni içerisinde dönen dolapları sorgulamak vardı.
Bundan sonra yaşanacakların kimlere, ne kadar uzanacağını konuşmak vardı.
Mevzubahis sadece bahis mi, onu sorgulamak vardı
Bunların hiçbirini yazmadım; içimden gelmedi, doğrusu elim varmadı.
Kaçımız, Nafia Kuş Aydın'ın Emine Göğebakan'ın daha üç gün önce tekvandoda Dünya Şampiyonu olduğunu biliyor Zorbay Küçük'ün çarşaf çarşaf fotoğraflarını gördük ama bu pırıl pırıl şampiyon evlatlarımızın haberleri, kaç sütun/santim olarak gazetelerde yer aldı
Özür dilerim Nafia, özür dilerim Emine...
* * *
Şimdi voleyboldan kısa bir öykü... Gerçekten başlangıcı ve ilerlemesi masal tadında ama umarım sonu kötü olmaz.
Bitlis'in Adilcevaz ilçesini duymuşsunuzdur. Anadolumun küçük bir beldesi... Ama Türk tarihi açısından çok önemli... Anadolu'ya geçiş sürecinde, İslam'ın kubbesi diye anılan Ahlat'ın hemen komşusu...
Tarih ya da coğrafya dersinde değiliz elbet... Adilcevaz, buradaki şehit aileleri tarafından kurulup, filizlendirilen, TÜRŞAD Voleybol Takımı'nın ev sahibi idi. İdi diyorum, çünkü artık maçlarını Adilcevaz'da oynayamıyorlar. Çünkü maçlara gidip gelecek imkanları yok. Çünkü, parasal yönden zor durumdalar.

17