Önce bir darbımesel

Eski büyüklerimizin darbımeselleri ne güzeldir. Başta Mevlânâmız olmak üzere büyüklerimiz ne kadar güzel darbımeseller anlatmışlardır. Mevlânâmızın meşhur Mesnevisinde birbirinden güzel pek çok darbımesel vardır. Onlardan biri şöyledir:

Bir sinek, eşek bevlinin üzerinde gezinen saman çöpünün üstüne kondu. Sonra kendini bir gemi kaptanı olarak görmeye başladı. Başını yukarı doğru kaldırdı. Saman çöpü eşek bevlinin üzerinde yüzüp durmaktadır. Sinek de çöpün üzerindedir. Sinek bevl birikintisini okyanus, saman çöpünü gemi zannetmektedir. Kendini kaptan gibi görmeye başlamıştır gayrı.

"Şu benim azametime bakın" diye gururlanmaktadır. Şunları demektedir.

"Ben bu denizin ve gemiciliğin mektebinde okumuş;

Epey müddet zaman ve emek harcamış adamım."

Yalan üstüne yalan düzmektedir sinek. Bu yerlere kolay gelmediğini, bir sürü emek ve zaman harcadığını söylemektedir. Ortaya aklını ve yüreğini koyduğunu, çalıştığını, ilim tahsil ederek bu mevkilere geldiğini tekrarlayıp durmaktadır.

Düştüğü zelil ve rezil durumu düşünmeyip palavraya devam etmektedir. Kibir ve böbürlenmeye epeyce kapılmıştır.

Ancak bir müddet sonra bevl kurumuş, sinek saman çöpünün üstünde kalakalmıştır. Ne sineğin kaptanlığı, ne de derya kalmıştır.

Sonra biraz siyaset

Bu ara Türk siyasi hayatında CHP'nin yeri üzerinde özet olarak durmakta fayda vardır.

CHP Osmanlının son zamanlarında ortaya çıkmış nevzuhur Jöntürklerin, İttihat ve Terakki'nin artığı ve kusmuğu kişi ve kuruluşların ortaya çıkardığı bir kuruluştur. Cumhuriyetin kuruluşundan 1950 seçimlerine kadar devleti CHP idare etmiştir.

1950 seçimlerinde millete yapılan zulmün bendi yıkılıvermiştir. CHP tepesinin üstüne çakılmış, beli kırılmış bir daha da kendini toplayamamıştır. Başa geçmek için tekrar tekrar ihtilaller yaptırmıştır.

Cemal Gürsel kuklasına 27 Mayıs 1960 ihtilalini yaptırmıştır. Biri başbakan olmak üzere üç bakan astırmıştır. Ancak devletin başına yine tam olarak geçememiştir.

ABD'nin "Bizim çocuklar" dediği Kenan Evren ve avanesine 12 Eylül 1980 ihtilalini yaptırmışlardır. Bir sağdan bir soldan adam astırmalarına rağmen iktidarı yine tam olarak elde edememişlerdir.

28 Şubat 1997'de de bütün zalimliklerine, bütün hainliklerine rağmen yine umduklarını bulamamışlardır. Türkiye'nin gördüğü en büyük Başbakanlarından biri olan Merhum Necmettin Erbakan Hocayı idareden uzaklaştırmışlardır. İnsan haklarını ihlal, başörtülülere zulüm ve bir sürü zorbalık başını alıp gitmiştir.

15 Temmuz 2016'da da millet bunları tekrar tepelerinin üstüne dikmiştir. Siyonistler, CIA, FETÖ ve yerli hainler bütün güçlerini birleştirmelerine rağmen devleti ele geçirmeyi yine başaramadılar. Hele bu son 15 Temmuz kalkışmasında adeta eşekten düşmüş gibi oldular.

Burada bir gerçeğin itirafı gerekmektedir. İhtilallerde CHP zihniyeti hep yenilmişse de etkili ve yetkili makamlara çoğu zaman hep CHP zihniyetine sahip kimseler yerleşmiştir. Bu hususun üzerinde ayrıca durulacaktır.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel bugünlerde bas bas bağırıyor:

"İktidara geliyozzz".

"İktidara yürüyozzz".

"Halkımız bize umut bağlıyooo."

Türkiye ana muhalefet partisinin genel başkanı Türkçe'yi böyle konuşabiliyor.

Geçelim asıl mevzumuza.

1977 seçimlerinde Bülent Ecevit'in başında bulunduğu CHP güya birinci parti oldu. O tarihlerde biraz siyasetle alakalananlar çok iyi bilirler ki o seçimlerde çok fazla mükerrer oy kullanılmıştır. CHP o şekilde birinci parti olmuştur. Pişkin çevreler, yüzü kızarmayanlar ne o zaman, ne de şimdi mükerrer oylar üzerinde durmazlar.