Türk Nefreti

PKK'nın kendisini lağvedip, örgüt mensuplarının silahlarını yaktığı, topraklarımızda 50 yıldır esen terör belasının yerini barış ikliminin sardığı yerdeyiz. Güney komşumuz Suriye'de ise 60 yıllık mezhepçi ve Arap ırkçısı Baas diktatörlüğü yıkılıp yerine Türkiye'nin desteğiyle tüm halkları kuşatan özgür bir ülke yeniden kuruluyor. Yüz yıldır döktüğümüz gözyaşlarının dinmesine çok az bir zaman kala bu süreci durdurmak için düşmanlarımızın boş durmayacağını biliyoruz.

PKK'nın içinden bazı grupları kışkırtıp yeniden üzerimize saldırtacaklarını, süreç inkıtaya uğrasın diye sözde Türkçülerin benzer provokasyonlara hizmet edecekleri de beklediğimiz bir şeydi.

Kan akmaya devam etmeli ki, savaştan beslenen leş kargaları kimi zaman Türk'ün adını, kimi zaman da Kürt'ün adını kullanıp beslenebilsinler.

Etnik ya da mezhebi kışkırtmadan sonuç alamayanlar ise milletimizin arasına başka nifak tohumları serpmeye devam ediyorlar. Onlar sözlerini daima göz boyayan ambalajlar içinde sunmayı severler. Terörsüz Türkiye'yi inşa etmeye başladığımızdan bu yana yeniden "Atatürk üzerinden" alevlendirilmeye çalışılan tartışmalarının başka bir izahı yok.

Üzerinden yüz yıl geçmiş olayları sanki bugün yaşanmış hadiseler gibi konuşmanın, içine pek çok yalan ve iftiranın karıştırıldığı çarpık tarih anlatısının bir tarafı olmak, tetikte bekleyen düşmanlarımızı sevindirmekten başka bir işe yaramayacaktır.

Toptancı yaklaşımlarla bir devri ve bu devrin tüm siyasi figürlerini mahkum etmeye çalışmak sadece haksızlık değil, aynı zamanda milleti kamplara ayırmak değil midir Atatürk'ü kendi siyasi hesapları için araçsallaştıranlar, CHP'ye hiç hak etmediği bir paye verdiklerini görmüyorlar mı Belki tam da bu yüzden Atatürk düşmanlığı yapıyorlardır.

Bazı kendini bilmezler sosyal medya üzerinden büyük bir iştahla başlattıkları tartışmaları İttihat Terakki'nin hatalarından, İstiklal Harbi'mize çamur atmaya vardırdılar. İttihatçıların komitacı oldukları, II. Abdülhamid'i tahtından indirip beş yıl içinde ülkeyi yıkıma götürdükleri apaçık bir hakikattir. Fakat bu onları hain değil, devlet yönetmeyi bilmeyen maceracılar yapar. Bu durum ne Cemal, Talat ve Said Halim Paşa'nın Ermeni teröristlerin kurşunlarıyla şehit oldukları gerçeğini değiştirir ne de Enver Paşa'nın Türkistan'ın bağımsızlığı uğrunda canıyla ödediği bedeli. İstiklal Savaşımızın komutanlarının pek çoğu eski İttihatçıydı. Vatanın bağımsızlığı için gözlerini bile kırpmadılar. Şimdi hepsine düşman mı kesilelim