Sadece İstanbul

Cumhur İttifakı'nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum gerçekleştireceği projeleri bir basın toplantısıyla kamuoyuyla paylaştı. Fakat toplantıya ilgi o kadar büyüktü ki, salonda adeta izdiham oluştu. İstanbullular 5 yıllık hasretin ardından tekrar Ak Parti belediyeciliğine kavuşma umudu ve heyecanıyla salonu öylesine doldurmuşlardı ki, basın mensupları konuşmayı izlemekte güçlük çektiler.

Murat Kurum İstanbul'un dertlerine derman olacak projelerini büyük bir özenle hazırlanmış kareografi eşliğinde anlattı. Fakat belki de en önemli projesi seçim çalışmasının da sloganı olan "Sadece İstanbul" oldu.

Çünkü İstanbul son beş yıldır, İstanbul dışında her şeyle ilgilenen bir anlayışla muhatap. Daha doğrusu yönetilemiyor. Mevcut belediye başkanının halen İstanbul'a dair bir vaadi bulunmuyor. Seçilmesi halinde cumhurbaşkanlığına aday olacağı, seçilememesi durumunda ise CHP Genel Başkanlığına talip olacağı konuşuluyor. Her iki olasılıkta da, Özgür Özel ve Kılıçdaroğlu ekipleriyle büyük bir kavgaya hazırlandığı aşikar. Yani her durumda İstanbul'a belediye başkanı olmaya niyeti yok.

İşte Murat Kurum'u özel ve farklı kılan da bu durum. Karşısında, belediyecilik hizmetleri konusunda son derece kötü bir performans sergilemiş, CHP seçmeninin dahi bu yönüyle razı olmadığı bir rakip var. Tüm bunlarla birlikte rakibinin İstanbul'a hizmet diye bir derdi yok.

Oysa tüm İstanbul halkı açık ve net bir şekilde biliyor ki, Murat Kurum 31 Mart gecesi başkan seçildiği andan itibaren 5 yıl boyunca 24 saat sadece İstanbul için çalışacak.

Kendisini destekleyen ya da desteklemeyen herkesin bildiği bir gerçek var: Son derece yalın ve anlaşılır bir biçimde anlattığı tüm bu projeler asla boş vaatler değil. Herkeste, "Murat Kurum diyorsa yapar" kanaati hakim. Bu güven duygusu, İstanbul'un bir süredir kaybettiği ve en çok özlemini duyduğu şey.

Murat Kurum, yeni metro hatlarından, tünellerden, depreme dayanıklı yüz binlerce yeni konuttan, toplu taşıma araçlarının süratle yenilenmesinden, gençlere, yeni evlilere ve yeni iş kuracak hanımlara verilecek desteklerden bahsederken onu dinleyen kitlenin zihninde en ufak bir "acaba" sorusu oluşmuyor. Çünkü ayinesi iştir kişinin, lafa bakılmaz.