İmamoğlu maskeli FETÖ
Fetullahçı Terör Örgütü yandaşları Türkiye'de tutuklu bulunan örgüt mensupları için Fransa'da eylem yapmışlar. AİHM binası önünde yapılan eylemin baş aktörü, örgüt lideri Gülen'in evlatlığı Enes Kanter.
Fakat örgütün Türkiye'de müebbet hapse çarptırılan terör elebaşları yerine serbest bırakılmalarını istedikleri isim çok ilginç: İmamoğlu.
Yüzlerinde "İmamoğlu maskesi". Hep bir ağızdan "İmamoğlu'na özgürlük" diye bağırıyorlar. İstanbul merkezli gerçekleşen büyük soygunda paranın nereye gittiğini kanıtlamak için daha etkili bir eylem yapılamazdı herhalde.
İtirafçıların savcılara verdikleri ifadelerden ortaya çıkan gerçek şu ki, milletten çalınıp yurt dışına kaçırılan paraların miktarı "muhteris bir hırsızın" kişisel zenginleşme hayalinin çok ötesinde. Bu kadar büyük paralarla sadece kurultaylar çalınmaz, siyaset dizayn edilir. Zaten son altı yılda gece gündüz demeden yapılan soygun başka bir gerekçeyle yapılamazdı.
Yani hırsızlık şebekesinin kendilerince "kutsal bir gerekçeleri" var. Tıpkı FETÖ'cülerin tanklarla, savaş uçaklarıyla milletin üzerine saldırırken kendilerine "kutsal bir misyon" yükledikleri gibi. FETÖ'cü katiller insanlarımızı tanklarla ezerken, kendilerini engellemeye çalışanlara pişkince "evinize gidip bizim zaferimiz için dua edin" diyorlardı. Soygun çetesi de sonunda "kutsal bir gaye için sizi soyduk" derlerse şaşırmamak lazım. Bu kadar "benzer arsızlık" ancak "aynı yerden" yönetilmekle mümkün olur zaten.
Şimdi sormamız gereken soru şu olmalı: Soygun düzeni tüm İstanbul'u sararken hiç mi fark edilmedi Aslında fark edilmiş. İmamoğlu'nun kasası olduğu öne sürülen tutuklu Murat Kapki'ye büyük reklam ihaleleri 2020'de verilirken İBB Meclisi'nde tartışmalar yaşanmış. İBB Kültür ve Sanat Komisyonu Başkanı Ahmet Rasim Yücel, İstanbul'un tüm üst geçitleri gibi geniş reklam alanlarında yetki kullanımının neden Murat Ongun'un kontrolündeki Kültür AŞ'ye verildiği yazılı olarak sormuş. Böylesi büyük bir organizasyonun neden henüz yeni kurulan bir şirkete ihale edildiği, ihaleye neden başka firmaların katılamadığı ve neden İmamoğlu'nun yakın arkadaşına verildiğini sormuş. O gün yanıtlanmasa da tüm bu soruların cevaplarını artık çok iyi biliyoruz.