İlkel ideolojiler dönemi kapandı
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın cumartesi günü yaptığı manifesto niteliğindeki tarihi konuşmasının önemini yakın süreçte ortaya koyulacak hamlelerle daha iyi anlayacağız. Çünkü Erdoğan'ın sergilediği vizyon, topraklarımızdan terörün temizlenmesinden daha ileri bir aşamayı işaret ediyor.
Başta Irak ve Suriye olmak üzere Müslüman devletler ve Güney Kafkasya'daki Hristiyan komşularımızın da içinde bulunduğu "bölgesel barışın işaret taşlarını döşüyor" Cumhurbaşkanımız.
Tarihsel derinliği olan Türk, Arap ve Kürt ittifakına yapılan gönderme, iç cephenin tahkiminden çok tüm bölgede kurulmasını arzu ettiği güçlü bir birlikteliği ifade ediyor. Ümmet kimliğine yapılan vurgu bu açıdan çok önemli. Zira bir asır önce yaşadığımız mağlubiyet sonrası çizilen haritaların ne kadar yapay olduğunu acı bir tecrübeyle anladık.
Suriye'de vahşi Baas iktidarının dayandığı ideolojiyle, Irak'ın etnik ve mezhebi açıdan bölünmesi sağlayan anlayışlar aynı yerden beslendiler: Irkçılık, faşizm ve ötekileştirme. İslam düşmanlığını esas alan bu ideolojilerin Türkiye'deki yansıması ise PKK'yı var etti.
Türkiye'nin PKK'yı bitirirken izlediği yol, ona Suriye topraklarında alan açan Baas'a karşı halkın verdiği büyük mücadeleyi desteklemek oldu. Böylece Esat diktatörlüğü yıkılırken sömürgecilerin emir kulu olan bölücülük de tasfiye edildi. Benzer süreç şu anda Kürt Bölgesel Yönetimi'nin Türkiye tarafından güçlendirilmesi ve mezhepçi-bölücü anlayışların Irak'ta geriletilmesiyle meyvesini verecek.
Özgür Özel'in Baas'ın bir izdüşümü olarak savunduğu ilkel tezlerin bölgemizdeki "çatışmaların gerçek sebebi" olduğunu idrak etmesi bu açıdan mümkün değil. Bu yüzden yaşadığımız sürecin en büyük kaybedeni CHP ve onun daha arkaik versiyonları olan İP ve ZP'dir.
Ümmet birlikteliğinin karşısında kendisini konumlandıran bu yapıların mülteci düşmanlığıyla kamufle ettikleri ırkçılıklarının nasıl gün yüzüne çıkacağını hep birlikte göreceğiz. Kürtlere karşı duydukları düşmanlık, barış süreci ilerledikçe daha da keskinleşecek. CHP'nin geleneksel seçmenini İP ve ZP'ye kaptırmamak için bundan başka seçeneği yok.