"Kılıçlar çekildi" diye yazıyor medyamız. Fakat kılıç kalkanı geçti CHP'deki kavga. Hırsızlık suçlamasıyla cezaevinde yatan müstakbel aday "unutulmanın verdiği acıyla" olsa gerek elindeki tüm cephaneyi partinin üzerine boşaltmış durumda.
Haliyle emanetçi başkan da öfkeyle birkaç ay öncesine kadar önünde ceketini iliklediği sabık genel başkanı için "kapıdan sokmam" diye efeleniyor.
Sizi bilmem ama Özgür Özel'in ben en çok "büyük taarruzun emrini veren, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan kişi olmak istiyorum" şeklindeki sözlerine güldüm. Özel, yılların CHP'lisi eski il başkanı Gürsel Tekin mahkeme kararıyla görevlendirilince piyadelerini savaş meydanına çağırdı.
Lakin büyük taarruza kalkabilecek bir ordu toplayabilmesi pek mümkün olmadı. Şimdi CHP binasına kendisini zincirlemesi gerekecek. Gerçi zincire vurma konusunda FETÖ'nün gazeteleri önünden oldukça talimli bir kadrosu var.
CHP, CHP ile savaşıyor.
Hırsızlık, yolsuzluk ve rüşvet operasyonları CHP'lilerin kendilerini ihbar etmesiyle başladı.
Delege satın alındığı iddiasını mahkemeye CHP'liler taşıdı.
Partiye kayyum atanması tartışmasını CHP'liler başlattı.
Kongrelerin hırsızlık, şantaj ve tehditle kazanıldığını CHP'liler söyledi.
Savcı ve hakimlerin ne yapmasını bekliyorlar Hiçbir ihbarı, delili, itirafı dikkate almasınlar mı Patlayan lağımı görmesinler mi
Özel, "arkadaşları" serbest bırakılırsa "miting yapmaktan vazgeçeriz" demiş. Bu açıkça şantaj değil de nedir Yargı sokaklardaki gösterilerin büyüklüğüne göre mi karar veriyor Türkiye'de