455 bin

Rakamlara döküldüğünde bile yazması zor. Dile kolay denir ya dile bile kolay değil. Bu ülke yerle bir olan 11 şehrini iki yıl içinde ayağa kaldırmayı başardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan verdiği sözü tuttu ve depremde sıcak yuvasını, alın terini döktüğü işyerini kaybeden milyonlarca insanı çaresiz bırakmadı. Bir devlet milletinin elinden nasıl tutar, tüm dünyaya gösterdi.

Tarihler 6 Şubat 2023'ü gösterdiğinde Türkiye tarihinin gördüğü en büyük yıkımla karşılaşmıştı. İki büyük depremle sarsılan Anadolu adeta ikiye yarılmış, 50 binden fazla insanımız hayatını kaybetmişti.

"İnsan nisyan ile maluldür" derler ya, biz ne bu acıyı unuttuk ne de yaralarımız üzerinde kirli siyaset yapanları. En çok da depremin sarsıcı etkisini tüm bedeninde yaşayanlar unutmadı.

Daha enkazın altında canlarımızı kurtarma telaşına düştüğümüz o acı saatlerde "Bu hükümetle dayanışma içinde olmayacağız" diyen CHP'nin genel başkanını unutmak mümkün mü Sığındıkları belediye tesislerinden sırf partilerine yeteri kadar oy vermedikleri için çıkartılıp kapı önüne konulan depremzedeler bunu nasıl unutsun

"Tarikatçı, dinci" diyerek aşağıladıkları dernekler vakıflar daha depremin ilk saatlerinde yaralı kardeşlerine bir tas çorba yetiştirmek için birbirleriyle yarışırken, bazı düzenbazların yalan haber üretme merkezi gibi çalışıp felaketi daha da büyütmeye gayret ettiğini hiç unutabilir miyiz

Tam altı ay sadece şehirlerimizdeki molozları kaldırmakla uğraştık. Dünyanın en büyük hafriyatını kaldırdık. Milyonlarca ton molozu enkazın üzerinden kaldırmak için binlerce kamyon ve kepçe 24 saat aralıksız çalıştı.

Bölgeye dünyanın en büyük şantiyesini kurduk. Sadece Hatay'da çalışan vinçler dünyanın aynı anda bir yerde görebildiği en fazla sayıya ulaştı.