Devamlı para basılan bir ortamda enflasyonu nasıl durduracaklar Merak etmeyin... Ona da dahiyane bir çözüm buldular. İstatistik Kurumu'nun rutin olarak enflasyon sepetinde yaptığı güncelleme bu yıl bir şahane...

Enflasyon hesaplamasında esas alınan sepetteki harcama grupları ve ağırlıklarında yapılan değişikliklere bakıldığında, en çok fiyatı artan kalemlerde değişikliğe gidildiği, başta gıda olmak üzere temel harcamaların sepetteki ağırlıklarının azaltıldığı görülüyor.

Oysa Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü'ne üye ülkeler arasında yapılan araştırmaya göre gıda harcamalarının toplam harcamalar içindeki payı en yüksek olan ülke Türkiye...

Nedeni basit; az kazanıyoruz, kazandığımızın çoğunu yaşamımızı sürdürmek için üç temel harcama kalemi olan gıda, barınma ve giyime harcıyoruz.

Hah işte sepet güncellemesiyle gıda ve konutun ağırlıklarını düşürmesi, resmi enflasyonla gerçek enflasyon arasındaki makasın daha da açılmasına zemin yaratacak. Boşver... Bu sayede hedefler tutacak.

Zaten evde kim yemek yiyor ki Milletçe lokantalarda takılıyoruz, hayatımız otellerde geçiyor. Ha gayret, enflasyon tek haneye geriliyor!

Kenarda köşede devredilmeyen yetki kaldı mı

Tarih 23 Nisan 2010... Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, koltuğunu 4'üncü sınıf öğrencisine bırakıp, nasihat veriyor; "Artık yetki sende. İster asarsın, ister kesersin!"

Belki o zamanki yetkilerle bunu yapması mümkün değildi ama şimdiki başkanlık sistemiyle isteyip de yapamayacağı hiçbir şey neredeyse yok.

Cumhurbaşkanı gece bir kararname yayınlayıp her an her şeyi değiştirebilir. Neyini ön göreceksin Ekonomi ile ilgili her konuda herhangi bir kararı hop diye alabilir. Adaletine güvenilmeyen ortamlarda kolay kolay yatırım yapılmaz. İnsanların kafasında uzun süredir hukuk ve yargı sisteminin işleyişi hakkında çok ciddi tereddütler var.

Düşünün hâlâ tereddütte olanlar var! İyi niyetli milletiz vesselam... Tereddüt mü kaldı

Haliyle istersen bin bir takla at, ilmek ilmek linkleri bağla birbirine, para piyasalarıyla istediğin kadar oyna, devreye Merkez Bankası'nı sok, yetmedi kamu bankalarını sok, o da kesmedi özel bankalara talimat ver, yine olmaz!

Ekonomi, özgürlükler ve adalet kısıtlandığı sürece düzelmez. Hayalini bile kuramazsın. Kırılganlığa mahkum, küçülmeye mecbursun.

Şimdi sen bizim ihtiyaç duyduğumuz yabancı yatırımcı olsan Türkiye'ye nasıl bakarsın Düşünsene her an her şey başına gelebilir.

Yasama, yürütme ve yargıyı elinde bulunduran "bir" kişi tarafından denetimsiz bir yetki bolluğu ile yönetilen ülkede yargı bağımsızlığından söz edilebilir mi

Hele cumhurbaşkanının aynı zamanda