En kötüsüne geldik mi

Erken seçimin olup olmayacağı ekonomi ve piyasalar için hayati öneme sahip bir gelişme... Erdoğan'ın ısrarla "erken seçim yok" demesi benim için yeterli... Bu "olmayacak" anlamına gelmiyor tabii ki...Benim kendisine güvenme sebebim "dediğini yapan birisi" olmasından değil ki... Mevcut ekonomik durum ile seçime girerse kesin kaybedeceğini bilmesi...Zaman kazanma isteğini anlıyorum ama gelecekte ekonomi daha iyi mi olacak sanki Ülke ekonomisinde iktisatta yeri olmayan kavramları inatla uyguladıkları sürece daha da kötüye gitmesi kaçılmaz bu manada... Dünyada da işler terse sarıyor aynı zamanda...Dünyanın yüksek enflasyon ortamında hemen hemen bütün ülkelerin merkez bankaları faiz artırırken, faiz indirmekte ısrar edilmesinin tek bir sonucu olur. Türk Lirası'nın değeri daha da düşer...Dünyada bol para, ucuz faiz dönemi sona erdi. Hale dünyanın rezerv parasına sahip Amerika'nın faizleri agresif bir biçimde artırması Türkiye gibi 441 milyar dolar borcu olan, bir yıl içerisinde 181 milyar dolar çevirmesi gereken bir ülke için hoş bir gelişme değil elbette...Peki, bu yıl vereceğimiz yaklaşık 45 milyar dolar cari açığı ne yapacağız Fena! Bankaların, özel sektör ve kamunun küresel para bolluğundan yararlanarak düşük faizle istediği kadar rahatlıkla borçlandığı finansal sistem yok artık...Aynı zamanda piyasaya verdiği parayı da emmeye başladı Amerika... Suyun kaynağında vana kısılıyor. Türkiye'yi ayakta tutan yurtdışı borçlanma artık musluktan daha ince ve çok daha pahalı akacak.Öyle az buz da değil Amerika'nın faizleri 2023 başında yüzde 4'e kadar çıkabilir. Amerika nere, Türkiye nere O zaman bize ne O kadar kolay olsa keşke!Dünyanın gözünde Türkiye ekonomik açıdan çok riskli ülke... Borçlarını geri ödeyememe ihtimali yüzde 35 olarak fiyatlanıyor piyasalarda...Bu gidişatın bizim için anlamı bugünün şartlarında dolar bazında yüzde 11 faizli borç bulursak