Cumhuriyet sensin!

Ülkenin resmi adı "Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti" olarak geçiyor. Biz Kuzey Kore olarak biliyoruz. Dibine kadar diktatörlük ile yönetilen, demokrasinin hiçbir harfi ile tanışmayan ülke de cumhuriyet, Fransa da cumhuriyet, biz de... Cumhuriyet demekle olmuyor işte...Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un 27 yaşında ülkenin başına geçti. Şimdi 38 yaşında. Babası bundan on bir yıl önce aniden öldü. Açıkladılar; sebebi yorgunluktu... Taş mı taşıyordu Hayır! Tatlı tatlı sarayında oturuyordu. Oğlu, oturmaktan yorulduğuna karar verdi. Hayırlı evlatmış! Onu ebediyen yatacağı yere gönderdi. Ülkenin başına geçti.Baba ölünce halk sokaklarda ağlamaktan telef oldu. Kendilerini yerden yere attılar. Peki, yıllardır fakirlikten kırılan, diktatörlükten ezilen milyonlar neye ağladı Kendilerine!Ağlamayanların anasını kamplarda ağlatacaklardı. Adam öz amcasını bile köpeklere yedirdi! Ağlamayana kim bilir nereyi gösterirdiArtık etrafındakiler nasıl dolduruyorlarsa kendini dünya lideri sanıyor. Herkese kafa tutuyor. Milleti sefaletten ölümü göze alıp ülkeden kaçıyor. Bu "iyi gidiyoruz" diye anlatıp duruyor. Millet de alkışlıyor. Yiyorsa alkışlama!Cumhuriyet kavram olunca iyi, hoş, güzel de... İçi boşaltılınca bir işe yaramıyor haliyle... Peki, biz cumhuriyeti nasıl kurduk İçini devrimlerle doldurduk!Bundan 95 yıl önce yaklaşık 13 milyon kişiyle fabrika demeye bin şahit isteyen sadece 4 tekstil atölyesiyle işe soyunduk. Çiftçiyi başımızın üstüne koyduk."Yapısal reformlar, yapısal reformlar, neymiş bu yapısal reformlar" demedik. Bir bir devrimler gerçekleştirdik."Ordumuzun kazandığı zaferler