Göz göre göre yapılan hatayı görmeyecek kadar ahmak değilim... Gidip de "müjde" diye verilen her habere inanıp sakın gaza gelmeyin derim.Yılın ilk ayları seçim sürecinin başlangıcı... İnsanları rahatlatmak için atılacak adımlar. İyi de verilen her şeyin bir bedeli var! Ceplerinden vermiyorlar. Cebimizden veriyorlar.Seçim sonuna kadar ülke ekonomisinin toparlanmasını sağlayacak hiçbir şey yapılmayacak. Para politikası ve yaptırım kararları ile döviz ve faiz düşük tutulmaya çalışılacak.Mevcut tüketim yapısına dokunulmayacak. Nitekim sorunlar daha da ağırlaştıracak. Bunu söyleyen kimse bildiği için müneccim olmayacak.Bütün bunları yaşamamızın sebebi hayata geçirilen Türk tipi başkanlık sistemi... Gerçi ne öyle Türk tipi turşu gibi... Türk tipi turşunun özelliği bol tuzlu olması...Aslında mantıklı bu sistem de bize tuzluya patladı... 2022 yılı çabuk mu geçti, bizim üzerimizden mi geçti tam olarak bilemedim şimdi!Çok zorlu, fakirleşerek girdiğimiz bir yıl bizi bekliyor. Döviz kurlarında bir derece sabitlik sağlanmış gibi olsa da kur-faiz kıskacı içinde olduğumuz için reel ekonomi ciddi ve kalıcı hasar gördü. Ülke ekonomisi için çok riskli bir yıla giriyoruz diyeceğim ama ekonomiyi batırmak için riske ihtiyacımız yok mevcut yönetim sistemiyle... Kendisi başlı başına en büyük tehlike!"Serbest piyasayı yok etmeyin, yarın ihtiyaç duyduğumuzda çok ararsınız" dedik... Dinletemedik. Sonunda zurnanın son deliğine geldik. Bütün ekonomi yönetimini değiştirdik. Yatırımcılar "güven" arıyor. Ona da mevcut iktidar ile ulaşılamıyor. Zira ön görülebilir, sağlam ve yatırım yapılabilir ülke payesini kaybedeli çok oldu.Türkiye, aşırı borcu, çılgın seçim harcamaları, yap işlet devret