İktidar gitmiş de haberi yok!

İki yıldır yollardayız.. Milletin ne yaşadığını, ne yaşamadığını sahada ve yakından görüyoruz.. Biz gazeteci milletiyle karşılaşanlar genellikle şu soruyu sorar; -Siyasette tabloyu nasıl görüyorsunuz Bu soru son dönem attığımız her adımda karşılaştığımız bir soru.. Çünkü sağ olsun, mesleğe "bulaşmış" her şeyi bilenler yüzünden, gazetecilerin her şeyi bildiği kanaati yerleşmiş.. Aslında kısmen doğrudur, gazeteci birçok kimsenin bilmediği birçok şeyi bilir.. Ama bildiği şeyin vasfı haberdir.. Son dönem ekranları, gazete köşelerini saran "herbolog"lar yüzünden, gazeteciler, hem haberci, hem sosyolog, hem filozof, hem analist, hem stratejist, hem de her şey sanılıyor.. Değildir efendim.. Evet çok şey bilirler, ama her şeyi bilemezler.. Rahmetli Uğur Mumcu'nun, "Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar" tarifi, son dönem medyanın yıldız isimlerine yapışmış bir hastalığa döndü.. Bu soru bana geldiğinde 1 yıl önce başka bir cevap veriyordum, bugün başka bir cevap veriyorum.. Bir yıl önce diyordum ki; -Sahada 1999 seçimlerindeki gibi bir hava görüyorum.. Sugün soranlara ise başka bir cevabım var; -2002 seçimlerinden önceki havayı görüyorum.. Bir yıl önce ne siyaset ne de ekonomi bu noktada değildi.. O yüzden farklı bir tablo vardı.. Ancak bugün, siyasetteki savrulma, İktidarın ipin ucunu kaçırması, Mutfaktaki yangın, Faturalardaki patlama, Kiralardaki artış, Dövizdeki tırmanış, Faizlerdeki (iktidarın iddiasının aksine) artış, İşsizlik, Gençlerin şartları gibi sayısız nedenle, Türkiye'nin siyasi ikliminde ciddi bir değişiklik var.. Düne kadar, Ak Parti'ye oy vermiş vatandaşlarımız sessizken, bugün onların da sesi çıkıyor.. Hem de yüksek çıkıyor.. Son olarak, trol ekiplerin patronlarından Ak Partili Mahir