Suriye... Bugün ve yarın

Suriye'de yaşananları 'bir bilen'e sordum. Türkiye'nin son Şam Büyükelçisi, emekli diplomat Ömer Önhon, güney komşumuzda olan-biteni ve yaşanan gelişmelerin Türkiye açısından önemini detaylı şekilde değerlendirdi:

Suriye'de bir devir kapandı, Esad rejimi artık yok ama sorunlar sona ermedi. Suriye meselesinde bir başka safhaya geçildi.

Esad rejiminin birkaç gün içinde çökmesini özetle; bölgesel ve küresel jeopolitik ortama, üçüncü tarafların müdahalelerine ve Esad iç savaştan koltuğunu korumuş olarak çıkmış olsa da Suriye halkının yaşadığı perişanlığa bağlıyorum.

strong class"read-more-detail"Haberin Devamı

Şimdi, ülkenin yönetim boşluğuna düşmemesi, devletin yapısının çökmemesi, kamu güvenliğinin sağlanması, geçiş döneminin doğru yönetilmesi çok önemli.

Geçiş dönemini yönetecek idari yapının nasıl olacağı konusu da çok hassas. Bu yapıda hangi gruplar temsil edilecek, YPG yer alacak mı, eski rejim çalışanlarından bazılarına yer verilecek mi, bilinmiyor.

Ülkede kırılmaya hazır birçok fay hattı var. HTŞ lideri Ahmet al Şara (Golani) doğru mesajlar veriyor. Ilımlı bir görüntü sergiliyor. HTŞ, belki en güçlü grup ama tek güçlü grup değil. Suriye Milli Ordusu ve diğer gruplar da var. Bunlar arasındaki ilişki önümüzdeki dönemin belirleyici unsurlarından olacak.

Muhalifler yakın zamana kadar Esad'la mücadele edecekleri yerde, kendi aralarında mücadeleye girişmişler ve başarısızlığa uğramışlardı. Son harekatın başarıya ulaşmasının başlıca nedenlerinden biri birlikte hareket etme becerisini gösterebilmiş olmalarıdır. Aynı beceriyi şimdi Suriye'nin yönetiminde ve yeniden inşasında göstermeleri gerekir.

Endişe içinde olan AleviNusayri kesimi rahatlatılmalı. Esad rejimiyle çalışan her bir fert düşman olarak görülmemeli. Ordunun toptan lağvedilmesi gibi Irak'ta yapılan hatalar tekrarlanmamalı.

Muhaliflerin içinde, önemli ölçüde, İslamcı ideolojiye sahip cihatçı gruplar var. Ülkenin katı bir İslami düzenle yönetilmesi, şeriat yönetimine gidilmesi yeni sorunlar doğuracaktır. Bu bakımdan, Suriye'nin çok kültürlü, çok dinli ve çok mezhepli yapısının korunması önem taşıyor.

strong class"read-more-detail"Haberin Devamı

Suriye'de şu anda dikey olarak üç bölge oluştu: Sahilde AleviNusayri bölgesi, orta hatta muhaliflerin kontrolündeki bölge ve doğuda YPG'nin kontrolündeki bölge. YPG kendi gündemini gerçekleştirme yolunda ısrarlı olursa, kendi tercihlerini diğerleri üzerine empoze etmeye çalışırsa, Türkiye'yi ve esas olarak diğer Suriyelileri karşısında bulacaktır. ABD'nin YPG konusunda nasıl bir tutum alacağını bilmiyoruz. 20 Ocak'ta işbaşı yapacak olan başkan Trump Suriye krizine karışmayacağını açıkladı. Karışmama kavramı YPG'yi de kapsıyorsa, örgütün hareket sahası çok daralacaktır. YPG'yi tutmaya, silahlandırmaya devam ederse Türkiye ile ABD arasındaki sıkıntılar sürecektir.