Sokağın gündemi

Siyasi partiler, 31 Mart yerel seçimlerinde yarışacak belediye başkan adaylarını açıklamaya devam ediyorlar. Partilerin aday belirleme süreçleri, iç çekişme ya da tartışmaları medyada büyük yer buluyor.

Aynı şekilde, iddialı adayların ve genel başkanların seçime giderken yaptığı açıklamalar, birbirlerini suçlamaları ve vatandaşa vaat ettikleri de öyle. Ancak sokağa çıkıp insanlarla konuştuğunuzda net bir şekilde görüyorsunuz ki, seçmenin gündeminde henüz seçim yok. Vatandaş geçim derdinde. İnsanlar ekonomik zorlukları, hayat pahalılığını konuşuyor. Gündem seçim değil, raflardaki etiketler.

strong class"read-more-detail"Haberin Devamı

Maaş artışlarının piyasada hemen her ürüne gelen anormal zamlar sebebiyle, daha hesaba yatmadan eriyip gitmesinden muzdarip insanlar. Zamanında 6 sıfır atılan Türk Lirası'na fiilen 1 sıfırın eklenmiş olduğunu herkes görüyor. Evet, ekonomi yönetiminin açıkladığı yol haritası büyük oranda güven veriyor. Özellikle yüksek enflasyonun aşağı çekilmesi konusunda belirgin bir takvimin varlığı da elbette önemli. Ancak yakın vadeye dair genel bir kaygı var sokakta. Hemen herkes, ekonomik koşulların seçim sonrasında daha da ağırlaşacağında hemfikir. Nisan başı itibarıyla dövizde ciddi bir yükseliş olacağına ilişkin dedikodu herkesin dilinde. İnsanlar, adeta ağız birliği etmişçesine, seçim sonrası dövizin artacağı ama bununla birlikte Borsa'nın yükseleceğinden bahsediyor.

Her şey planlandığı gibi giderse, 2025'ten itibaren ekonomik göstergelerde bir iyileşme bekleniyor malum. 2026'da ise yeniden tek haneli enflasyon hedefi var. Piyasa bu gerçeklerin farkında ve uzun vadeye ilişkin umutlu ama 2024'ün çok zor geçeceğinin de bilincinde. Bu senenin özellikle ikinci yarısında yaşam koşullarının bugünkünden de daha zor olacağını konuşuyor herkes. Yerel seçimlere de işte bu atmosferde gidiyoruz.

Sandıkların kurulacağı 31 Mart tarihi yaklaştıkça seçim atmosferi yoğunlaşacak elbette. Seçmenin konsantrasyonu ve motivasyonu muhakkak ki artacak önümüzdeki haftalarda. Fakat bu seçimde insanlar geleneksel, klasik vaatlerin ötesinde şeyler duymak istiyor siyasetçilerden. 2024 Türkiyesinde, vatandaş günlük yaşamda kendisine dokunacak belediyecilik anlayışı bekliyor. Gençlerin beklentileri ayrı, emeklilerinki apayrı. Sokak hayvanları konusu ayrı, örneğin İstanbul'un taksi problemi apayrı. Kentlerin çocuk dostu olması beklentisi ayrı, kültür-sanat alanında yapılması istenenler apayrı.