Sanat, hayatı güzelleştiriyor

Geçen perşembe akşamı, başkentin tarihi binalarından Opera Sahnesi'ndeydik. Ankara Devlet Opera ve Balesi'nin sahneye koyduğu Fındıkkıran Balesi'ni seyrettik. Ortam büyülü, sanatçıların performansı harikaydı. Sadece balet ve balerinlerin değil, izleyici sıralarından görülmeyen orkestranınki de Ankara'nın ve Türkiye'nin ağır, bunaltıcı, yorucu gündeminden iki saat için de olsa uzaklaştık.

Rus besteci Çaykovski'nin 1891'de bestelediği son balesi olan Fındıkkıran'a bilet bulabilmek için insanlar sabaha karşı saat 03.00'da sıraya giriyorlar. Ankara'nın soğuğunda sabaha kadar sıra bekliyorlar. Şanslı olanlar bilet bulabiliyor. Eserin sahnelendiği diğer kentlerde de durum aynı. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Sayın Tan Sağtürk'ten bir ricam var. Büyük emeklerle, çok güzel bir iş çıkarmışsınız. Elinize sağlık. Ancak böyle başarılı ve bu denli ilgi gören temsillerin daha çok sanatsevere ulaşması daha iyi olmaz mı Tarihi Opera Sahnesi'nin kapasitesi sınırlı. Ankara'da daha büyük salonlar var. Birkaç gösteri de o yüksek kapasiteli salonlarda yapılamaz mı mesela Bu arada öğrendim ki; opera bale sanatçılarına ikişer bilet kontenjan ayrılıyormuş. Bedeli mukabili Ancak bu biletleri almak için sanatçıların da vatandaşla birlikte kuyruğa girip saatlerce beklemesi gerekiyormuş. Bu garip duruma da bir el atsanız Sayın Sağtürk Teşekkürler, iyi çalışmalar.

Haberin Devamı

BİR ORKESTRA DAHA DOĞDU

Türkiye'de klasik müzik alanında faaliyet gösteren özel orkestralar da var. Borusan, Tekfen ve Limak Filarmoni orkestraları gibi. Şimdi bunlara bir yenisi eklendi:

BEFO. Beta Enerji Filarmoni Orkestrası (BEFO) dün akşam Ankara'da ilk kez sahne aldı. Lansman konserinde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Ada'da seyirciyle buluşan BEFO, Norveçli Şef Terje Mikkelsen'in yönetiminde, solist, Piyanist Can Çakmur'a eşlik etti.