Ölümlü dünya

Çok uzun zamandır, bu ülkede hemen herkesi bu kadar derinden etkileyen bir kayıp yaşandığını hatırlamıyorum.

Herkesi ve eşit derecede üzen
Hepimizde iz bırakan
Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in yaşamını yitirmesinden bahsediyorum.

Zeyrek'in ölümü; Türkiye'de insan hayatının değerini (değersizliğini) bir kez daha çarptı yüzümüze. Bizim buralarda insan yaşamının ne kadar ucuz olduğu gerçeğiyle bir defa daha yüzleştik. "Koskoca bir belediye başkanı, böyle vahim bir dizi ihmâlin kurbanı olabiliyorsa, bizi kim bilir neler bekliyor, biz sıradan insanlar ne yapacağız" sorusuyla baş başayız günlerdir.

Haberin Devamı

Ferdi Başkan'ın ardından kimle konuşsam aynı hissiyata şahit oluyorum. Sanki ailesinden birini kaybetmiş gibi üzgün insanlar. Hepimiz öyle hissediyoruz. Tanıyanların üzüntüsü zaten çok derin. Düşünün ki aynı hüzün onu hiç tanımayanlara bile hâkim.

Bu durumun birden çok sebebi var. Zeyrek'in yüzüne de yansıyan o 'insan' yanı tabii en başta. İçtenliği, çalışkanlığı, mütevazılığı, açık iletişim kurması, pozitif enerjisi, güler yüzlülüğü, aile babası kimliği ve bu ülkede hep bildiğimiz 'siyasetçi prototipi'nin dışında olması Bütün bunların sonucudur Manisa'daki o unutulmayacak uğurlama vedalaşma görüntüleri.

Ve bu topraklarda siyaset yapan ve yapmayı düşünen herkes için çok büyük bir ders, ibretlik bir manzaradır Ferdi Zeyrek'in cenazesi.

Demek ki toplumun geneline hâkim olan rahatsızlık, topyekûn siyaset kurumundan değilmiş. Demek ki insanlar farkı görüyormuş. Her siyasetçinin aynı olmadığı gerçeğinin hakkını veriyormuş demek ki insanlar.

Demek ki işini olması gerektiği gibi, layıkıyla yapan siyasetçiler kalplerde yer bulabiliyormuş. Türkiye'de politika yapanların görmesi, anlaması, idrak etmesi gereken nokta en başta bu işte.

BABALAR GÜNÜ

Yarından sonra babalar günü. Daha 48 yaşında yaşamını yitiren Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek'in üç kızı, hayatlarının en acı babalar gününü yaşayacaklar bu Pazar.

Bundan sonraki her haziran ayının ikinci pazarında olacağı gibi İki gün sonra, babasız altıncı babalar gününü yaşayacak bir çocuk olarak biliyorum bunu.