"Merhametli tavırları ve adil kararlarıyla tanınan ABD'li eski yargıç Frank Caprio hayata gözlerini yumdu.»
Bu cümle, bizim POSTA'nın internet sitesi www.posta.com.tr'de dün yer alan haberlerden birinin spotu.
Haber, Frank Caprio'nun pankreas kanseriyle mücadelesini 88 yaşında kaybettiğini duyuruyordu.
*
Peki bir Amerikalı yargıcın ölümü Türkiye'de neden bu şekilde haber oldu Bu sorunun yanıtını da aynı haberden aktarayım: "Frank Caprio, ABD'nin Rhode Island eyaletinde, Providence Belediye Mahkemesi'nin başyargıcı olarak uzun yıllar görev yapmış, 'merhametli ve adil' kararlarıyla dünya çapında tanınan bir yargıçtı.
Haberin DevamıCaprio, özellikle Caught in Providence (Providence'ta Yakalandı) adlı televizyon programıyla ün kazandı. Bu programda, trafik ihlalleri ve belediye düzenlemeleri gibi küçük çaplı davalarda sergilediği empati, mizahi üslup ve insani yaklaşımıyla milyonların sevgisini kazandı."
*
Babacan Yargıç Frank Caprio'nun yönettiği duruşmalardaki yaklaşım ve tavırları mahkeme salonundan sosyal medyaya yansıdı. Hukuk içinde kalarak ama davayı karara bağlarken sanıkla kurduğu empatiyle inisiyatif kullanan Caprio, kürsüdeki performansıyla dünya çapında tanındı.
İzleyenleriniz; ABD'ye yeni gitmiş Mahmut Tokur adlı bir Türk öğrenciyle mahkemedeki diyaloğunu hatırlayacaktır.
Aracını hatalı park ettiği gerekçesiyle kesilen trafik cezasına itiraz eden Tokur'un savunmasını alırken ona "Umarım sende ABD'nin yargı sistemiyle ilgili iyi bir izlenim bırakırız" demesi Caprio'nun daha en baştan olaya, mesleğine ve hayata bakışını özetliyor.
Karşısındaki kişiyi başarıyla analiz eden insan sarrafı deneyimli yargıç, savunmayı içten ve yeterli bulup cezayı iptal ediyor.
Daha da önemlisi, lehine karar verdiği, İngilizcesi pek de iyi olmayan o yabancı genci şu sözlerle uğurluyor mahkeme salonundan:
"Davanı kazandın. Harika bir iş çıkardın. Türkiye'ye dönünce 'Amerika'daydım ve bir mahkeme celbi aldım. Sistemle savaştım ve kazandım' diyebilirsin. Sana bol şans. Dosya kapanmıştır."