Fitneye geçit vermeyelim

Fitneye geçit vermeyelim

MURAT ALAN

İletişim Başkanlığına saldırmanın dayanılmaz bir cazibesi var..

Son dönemde muhalif maskesinin arkasına saklanan kim varsa, AB ve ABD fonlarına başvurmadan önce adeta kendisine bir CV oluşturmak için İletişim Başkanlığı ve Fahrettin Hocayı hedef alıyor. Ancak bir süredir bu saldırılar şekil değiştirdi..

İftira ve kara propagandaya fitne de eklendi. Kulaktan kulağa dost meclisi toplantılarında, "ah kardeşim" diye başlıyorlar!..

Kitlemizin zihnini bulandırmayı amaçlıyorlar..

Kafa karışıklığını engellemek, vesveseye geçit vermemek ve safları sıklaştırmak için kalemi kelamla birleştirmek farz oldu..

Günümüz dünyasında iletişim, devletlerin en önemli güç unsurlarından biri haline geldi. Küresel ölçekte algı yönetimi, kamu diplomasisi ve kriz iletişimi, devletlerin itibarını koruyabilmesi için stratejik bir gereklilik olarak öne çıkıyor.

ABD ve İngiltere bu alanda ciddi bir kurumsal birikime sahip.

Türkiye'de bu alandaki en önemli kurumlardan biri olan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, doğru ve etkili bilgilendirme sürecini yürütmek, Türkiye'nin haklı tezlerini ulusal ve uluslararası kamuoyuna anlatmak ve dezenformasyonla mücadele etmek gibi önemli misyonlar üstleniyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, Fahrettin Altun Hocanın öncülüğünde başarılı projelere imza atan Başkanlık, Türkiye'nin iletişim stratejisini güçlendiren bir yapıya dönüşmüş durumda.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçişle birlikte kurulan İletişim Başkanlığı, yalnızca resmi bilgilendirme yapmakla kalmayıp, Türkiye'nin uluslararası alandaki duruşunu da anlatan bir merkez haline geldi.

Özellikle kamu diplomasisi, uluslararası medya ile ilişkiler ve dijital iletişim alanlarında yürüttüğü projelerle, Türkiye'nin sesini daha güçlü bir şekilde duyurmayı amaçlıyor.

Bu kapsamda, İletişim Başkanlığı'nın en önemli görevlerinden biri dezenformasyonla mücadele etmektir.

Günümüzde özellikle dijital medyanın etkisiyle bilgi kirliliği hızla yayılmakta ve kamuoyunu yanlış yönlendiren haberler kısa sürede büyük etki oluşturabilmektedir.

Başkanlık, bu tür dezenformasyonlara karşı hızlı ve doğru bilgilendirme yaparak kamuoyunun sağlıklı bilgiye ulaşmasını sağlamaktadır.

Yani Fuat Avni, Anonimus gibi kökü Pensilvanya'da, tasması CIA'nın elinde olan ve muhalif kitleyi zehirleyen operasyon ekiplerinin ekmeğine kan doğruyor.

Hocanın neden hedef alındığını anladınız mı!

Ayrıca, uluslararası medya ile kurulan ilişkiler, Türkiye'nin bölgesel ve küresel konulardaki tezlerinin dünya kamuoyuna doğru şekilde aktarılması açısından büyük önem taşıyor. Bu noktada, İletişim Başkanlığı'nın düzenlediği uluslararası konferanslar, medya çalışmaları ve dijital kampanyalar, ülkemize yönelik ya da ülkemizin hedeflediği küresel algının yönetilmesinde önemli faktör durumunda.

Hoca, akademik geçmişi ve medya alanındaki tecrübeleriyle Türkiye'nin iletişim politikasına yeni bir yön kazandırmıştır. Siyaset bilimi ve iletişim alanlarında uzmanlaşmış bir akademisyen olarak, Türkiye'nin medya stratejisini küresel ölçekte daha etkin bir hale getirmeye yönelik çalışmalar yürütmektedir.

İsrail, İngiltere ve Yunanistan'daki rahatsızlığın perde arkasında da bu durum var. Bu ülkelerin medya organlarında çıkan ve hocayı hedef alan haberleri akıldan çıkarmayalım ve yürütülen fitne çalışmasını da bu bakış açısıyla yorumlayalım.

Altun'un liderliğinde Başkanlık, geleneksel medya ile dijital medya arasında güçlü bir köprü kurmuş, sosyal medya platformlarını da etkin bir iletişim aracı olarak kullanmaya başlamıştır. Geçmiş yıllarda devletin resmi bilgilendirme süreçleri büyük bir hantallık içerisindeydi.

Özellikle sosyal medyada uydurulan yalanların yayılma hızıyla mukayese edilince, "atı alan Üsküdar'ı geçti"kten sonra doğru bilgi dolaşıma sokulabiliyordu.