"Öz-gür bi-zi pavyona götür!"

"Öz-gür bi-zi pavyona götür!"

MUHAMMET KUTLU

CHP'nin başına, arkasında eski İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "canlı" desteğiyle 1974 doğumlu, gençten bir isim olan Özgür Özel gelince, hepimiz genç bir ekibin CHP ve Türk siyasetine iyi geleceği hissine kapılmıştık.

Hatta Türk siyasetine yapabileceği olumlu katkılara ilişkin umudumu yansıtan bir yazı bile kaleme almıştım.

Ama olmadı. Kısa sürede başta İBB olmak üzere CHP'nin yönetimini devraldığı belediyelerden türlü yolsuzluk ve usulsüzlük şayiaları yükselmeye başladı.

Ardı ardına gelen ihbarlar sonrasında önce İBB'ye, ardından diğer bazı CHP'li belediyelere yönelik operasyonlar patlak verdi.

İhbarların CHP içinden geliyor olması, işin ciddiyetini artırırken, pek çok belediye başkanına görevden el çektirildi. Yolsuzluk miktarının yüzlerce milyar lirayı bulduğuna yönelik bilgiler kamuoyunu şoke etti.

Soruşturmalar ve görevden almalarla birlikte genç ve dinamik CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve ekibi, hukuki yollardan yürümek yerine, inkar ve protesto sürecini başlattı.

Öyle ki, CHP'ye yönelik yolsuzluk soruşturmaları ve buna partinin verdiği tepki artık bir kısır döngüye dönüşmüş durumda…

Yolsuzluk iddiaları dolayısıyla soruşturmalar başlıyor, tutuklamalar, görevden el çektirmeler derken CHP mitingleri ardı ardına geliyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel her hafta birkaç yerde soruşturmalara tepki mitingleri düzenliyor.

CHP konvoyları şehirden şehire durmaksızın sevk ediliyor. Meydanlar süsleniyor, ses sistemleri, kürsüler kuruluyor. Özgür Özel Cumhurbaşkanımıza, başsavcılara, Adalet Bakanı'na, Cumhur İttifakı'na salladıkça sallıyor. O salladıkça siyaset geriliyor, ortam elektrikleniyor…

CHP, içinin boş olduğunu iddia ettiği soruşturma dosyalarına somut delillerle karşı koymak yerine bağırıp çağırarak haklı çıkmaya çalışıyor.

Türkiye her geçen gün CHP ile ilgili başka bir skandalla güne uyanıyor. Önceki gün de İstanbul 45. Asliye Hukuk Mahkemesi, kirli para trafiğinin döndüğü CHP 38. Olağan İstanbul İl Kongresi'ni iptal ederek, Özgür Çelik'in yerine Gürsel Tekin'i görevlendirdi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, mahkeme kararını tanımadıklarını belirterek, Gürsel Tekin'in partiden ihraç edildiğini, bundan sonra partiden görevi kabul edecek her ismin de aynı şekilde ihraç edileceğini bildirdi. Hatta il başkanlığı önüne gidip "hodri meydan" dedi.

Öte yandan, Cumhuriyet Halk Partisi'nde gözler bir yandan da 15 Eylül'deki kurultay davasına kilitlendi.

Şimdi herkes, 15 Eylül'deki duruşmada mahkemenin 38'inci kurultaya ilişkin "Mutlak butlan" kararı vermesi halinde eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun partinin başına dönüp dönmeyeceğini konuşuyor.

Her iki kurultaya ilişkin en çok konuşulan ve ihbarlarla, gizli tanık ifadeleriyle soruşturmalara konu olan delege pazarlığı konusu ise ayrı bir skandal.

Çok sayıda tanık, Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu'nun adamlarının, oy karşılığında kendilerini barlara, pavyonlara götürüp içirerek, ceplerine para sıkıştırdığını ifade ediyor.

Kim ne derse desin, CHP'nin bu halleri, bu skandalları, bu yolsuzluk soruşturmaları herkesi yormuş durumda. Millet adeta CHP'nin bu skandallarından yaka silker hale geldi.