Kimse soykırımı uzakta sanmasın, sıra herkese gelecek!

Kimse soykırımı uzakta sanmasın, sıra herkese gelecek!

MUHAMMET KUTLU

Terör devleti İsrail tarafından, 7 Ekim 2023 Cumartesi ve 6 Eylül 2025 Cumartesi tarihleri arasında, Gazze Şeridi'ne yönelik 703 gündür süren saldırılarına dair rakamlar, dünyanın gözleri önünde yaşanan soykırımı bir kez daha ortaya koydu.

Gazze'deki Filistin Hükümeti Medya Ofisi tarafından hazırlanan verilere göre; 2,4 milyon kişi Gazze Şeridi'nde soykırım, aç bırakma ve etnik temizlikle karşı karşıya.

Toplam şehit ve kayıp sayısı 73 bin 731. Hastanelere ulaşan şehit sayısı 64 bin 387. Enkaz altında kalanlar ve akıbeti bilinmeyen kayıp kişi sayısı: 9 bin 500. Çocuk şehit sayısı: 20.000

Kadın şehit sayısı: 12 bin 500 8 bin 990 anne şehit. 22 bin 404 baba şehit. 1009 bir yaşından küçük çocuk şehit. 450 bebek, savaş sürecinde doğdu ve aynı süreçte şehit oldu. 1.670 sağlık personeli şehit edildi. 139 sivil savunma mensubu şehit edildi. 248 gazeteci şehit edildi.

Aralarında 4'ü belediye başkanı olmak üzere 173 belediye çalışanı şehit edildi.

Gazze Şeridi'nde meydana gelen yaygın yıkım oranı yüzde 90. Yani siyonist soykırımcılar neredeyse Gazze'de taş taş üstünde bırakmamış.

Doğrudan maddi kayıpların ilk tahmini miktarı: 68 milyar dolar.

Gazze'nin toplam yüzölçümünün yüzde 80'i işgal, bombardıman ve zorla tahliye yoluyla İsrail tarafından kontrol altına alındı.

Tam 109 kez, "güvenli insani bölge" olarak ilan edilen el-Mawasi bölgesi hedef alındı.

ABD ve İsrail kontrolü altındaki yardım dağıtma bölgeleri, düzenli olarak, önünde insanlar biriktikçe bombalanıyor. Ailelerine bir ümit biraz yiyecek götürmek için toplanan yüzlerce insan aç bilaç bombaların altında hayatını kaybediyor.

İsrail tarafından 703 günde Gazze'ye 150.000 ton patlayıcı atıldı. Terör devletinin Suriye ve Gazze'de nükleer bombaya yakın seyreltilmiş uranyum içeren patlayıcılar kullandığı da belgelenmiş durumda.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Komisyonu raporu, 9 Ekim – 2 Aralık 2023 tarihleri arasında İsrail'in binalar, okullar, mülteci kampları ve bir pazarı vururken GBU-31, GBU-32 ve GBU-39 bombaları kullandığını belgeledi. Bu güdümlü mühimmatların gövdeleri seyreltilmiş uranyumdan üretiliyor.

Uluslararası gözlemciler, insani açıdan hiçbir sınırı olmayan, hiçbir insan hakkını, uluslararası hukuk kuralı dinlemeyen siyonist terör devleti İsrail'in, günün birinde elindeki yüzlerce nükleer bombayı kullanmaktan çekinmeyeceği ve bir an önce bu terör devletinin dizginlenmesi gerektiğini vurguluyorlar.

Gazze'deki Filistin Hükümet Ofisi'nden gelen korkunç rakamlar uzayıp gidiyor. Ama hepsinin özeti, dünyanın gözleri önünde bir halkın etnik temizlikle yok edildiği gerçeği…

Hani o Rönesans'ı milat alan sözde Batı medeniyeti, "insan hakları, kadın hakları, hayvan hakları, savaş hukuku, Cenevre Konvansiyonu" gibi bir sürü cilalı değerler silsilesi oluşturup tüm dünyaya medeniyetin kriterleri olarak dayatıyordu ya…

İşte o medeniyet kriterlerinin hiçbiri artık geçerli değil. Çünkü aynı Batı medeniyetleri tek çatı altında birleşerek siyonist çetenin peşine takıldı ve onlar da önce Müslümanları, ardından lüzumsuz gördükleri diğer halkları yok edecek bir dizi korkunç savaş senaryosunu hayata geçirmiş durumdalar.