AlphaGo'nun Çinlileri uyandıran zaferi

ABD, İkinci Dünya Savaşı sonrası sistem savaşında kendisini tartışmasız galip görürken, Sovyetler Birliği 1957 yılında uzaya gönderdiği Sputnik uydusu ile ABD'nin özgüvenini derinden sarstı. Uzayda dünya yörüngesine yerleştirilen Sputnik'den gönderilen bip sesleri dünyanın her bir yanından duyulabiliyordu. Mustafa Suleyman, The Comming Wave isimli kitabında, ABD'nin Sputnik sonrası kriz ve teknolojik bir Pearl Harbor hissiyatı yaşadığını söylüyor.

Süleyman'a göre Rusların bu teknolojik zaferi ABD için bir uyanışın başlangıcı oldu. Bilim ve teknoloji liselerden, yüksek teknolojilerle donatılmış araştırma laboratuvarlarına kadar hükümetin önceliği haline geldi. NASA ve DARPA gibi yeni kurumlar kuruldu. Tüm bu girişimler roket teknikleri, mikro elektronik, bilgisayar programcılığı ve uzay teknolojilerinde ABD'yi sadece askeri alanda değil sivil alanda da dünyanın öncüsü haline getirdi. Sovyetler Birliği ise ABD'nin açtığı arayı kapatmak için yaptığı girişimlerde mali olarak iflasın eşiğine geldi ve rejim yıkıldı.

Sputnik'in ABD'yi teknoloji ve ekonomide dünyanın öncüsü haline getirmesi benzeri bir tarihi kırılma, Google'ın 2016 yılında tanıttığı AlphaGo isimli yazılım nedeniyle Çin'de yaşandı. Kurucuları arasında Mustafa Suleyman'ın da olduğu ve Google tarafından satın alından DeepMind'in hazırladığı AlphaGo isimli yazılımın dünyanın en iyi Go oyuncularına karşı kazanması Çin için büyük bir özgüven kaybı anlamına geliyordu. Go, Çinliler için sadece bir oyun değil stratejik planlama, tarih ve duyguları birleştiren bir özgüven unsuruydu. Go aynı zamanda Çin'in binlerce yıla dayanan bilimsel kültürel öncülüğünü temsil ediyordu.

Yapay Zekanın Go'ya karşı aldığı bu galibiyet, Çin'in 19. Yüzyılda Batı'ya karşı yaşadığı aşağılanmayı hatırlattı. Çin'in yüzlerce yıllık Batı kompleksinden sıyrılmasını siyasi manifestosunun temeline koyan Çin Komünist Partisi, AlphaGo mağlubiyetiyle büyük bir sarsıntı geçirdi ve Batı'ya karşığ ana mücadele alanını yeniden belirlemiş oldu: Dijital dönüşüm.

Çin Komünist Partisi ünlü Go oyuncusu Ke Jie'nin AlphaGo'ya karşı kaybetmesinden iki ay sonra, 2030 yılına kadar Çin'i Yapay Zeka teknolojilerinden dünyanın öncüsü yapacak stratejik planını açıkladı. Yeni plana göre askeriye, araştırma kurumları ve sanayi ortak bir hedef etrafında kenetlenerek "2030 yılına kadar Çin'i YZ teorileri, teknolojileri ve uygulamaları alanında dünyada öncü ülke haline getirecek''

Çin dijitalleşme hamlesine AlpaGo mağlubiyetinden önce başlatmıştı. Ancak bu mağlubiyet Çinlileri YZ'da daha fazla, daha yoğun ve daha hızlı hamle yapmaya motive etti. Çin 2010 yılından bu yana yapılan YZ araştırmalarında ABD'nin iki katı rapor yayımladı. Çin'in yaptığı araştırma ve yayınların sayısı ABD, Büyük Britanya, Almanya ve İngiltere'nin yaptığı toplam yayınların sayısından daha fazla.

Çin'de bugün ABD'nin iki katı MINT (Matematik, Informatik, Doğal Bilimler ve Teknik) Doktora öğrencisi yetiştiriliyor. Dört yüzün üzerinde merkezi teknolojiler hakkında araştırma yapan kurumlara nerdeyse sınırsız devlet desteği var. Bu araştırma ve geliştirme merkezlerinden moleküler biyolojiden çip dizaynına kadar dijital teknolojiler için kaçınılmaz olan her alanda bilimsel faaliyetler yürütülüyor. 21. Yüzyılın ilk başlarında Çin'in AR-GE faaliyetler için yaptığı harcamalar ABD'nin yaptığı harcamaların yüzde 12'si iken bu rakam bugün yüzde 90'a çıkmış durumda.