Acil servis yoğunluğunda birinciyiz

Bir acil servis doktoru, acile başvuran bazı hastaların enteresan şikâyetlerini paylaştı.
Doktor, hastaların şikâyetlerini şu şekilde kayda geçirmiş:
"Acilin önünden geçiyordum, bir serum taktırayım dedim. Aktif şikâyeti yok."
"Duş almasına rağmen sürekli pis kokuyormuş."
"Kaynanası delirtmiş."
"Kulaklarını kaşıyınca boğazı da kaşınıyormuş"
"Kolunu sinek ısırmış çok korkmuş."
"5-10 yıldır vücudunda minik kabarcıklar varmış."
"Yeni tanıştığı insanların hemen ismini unutuyormuş."

Avrupa'da pek çok ülkedeki devlet hastanesinde bu şikâyetlerden için normal randevu bile alamazsınız.
Doktorun paylaştıkları en anlamsız örnekler.
Bir de gerçekten bir rahatsızlığı olan ama normalde acile gelmemesi, Mahre'den randevu alması gerekenler var.
Mahre'de randevu almaya çalışmak, randevu sırasının gelmesini beklemek ya da sağlık ocağında sıra beklemek istemeyen yurdum insanı açıkgözlü davranıyor.

"Acile gittiğimde nasıl olsa bakmak zorundalar" diye hesap yapıyorlar.
Sağlık Bakanı tarafından 2023 yılında acile başvuru sayısını 150 milyon olarak açıklanmıştı.
Hastaneye giden her üç kişiden biri acil servise başvuruyor.
Gelişmiş ülkelerde yüzde 5-8 arasında değişen acil servise başvuru oranı Türkiye yüzde 28-30'ları buluyor.
Acile başvuruda dünya birincisiyiz!
Doktorlar beş dakikada bir hasta muayene ederek dünya çapında rekor kırarlarken, bazı beklemeye tahammül olmayanlar doktorlara saldırıyor!
Sağlık Bakanlığı'nın acil servislerdeki yığılmayı önlemek için aldığı tedbirler ise duyarsız, sorumsuz vatandaşlar yüzünden işe yaramıyor!
Daha sert tedbirlere ihtiyacımız var.
"Acilin önünden geçiyordum bil serum taktırayım" diyen benciller yüzünden gerçekten acil müdahaleye ihtiyacı olanlar beklemek zorunda kalıyor.
Bu saçmalığı sona erdirmek için acil servise gereksiz yere gelenlere para cezası kesilmesi bile gündeme alınmalı!

***


AŞIRI TURİZMLE MÜCADELE
Aşırı turizmle mücadele eden İspanya'da Konut Bakanlığı, turistik konaklama platformlarından, konutların ilanlarını kaldırmalarını talep etti.
İspanya hükümeti ayrıca, 53 bin civarında turistik daireyi 'Turistik ve Mevsimlik Kiralıklar Sicili'nden çıkararak kalıcı kiralık konutlara dönüştüreceğini açıkladı.
İspanya ve İtalya'nın aşırı turizm gibi tatlı sorunları var.
Halk "Fazla turist istemiyoruz" diye protesto gösterileri yapıyor.
Çünkü turizm işletmeleri büyük paralar kazanırken yerel halk oturacak konut bulamama, kira ve yeme-içme fiyatlarının yükselmesi, aşırı kalabalık gibi sorunlarla boğuşmak zorunda kalıyor.

İspanya hükümetinin başlatacağı bu uygulama bize de örnek olmalı.
Antalya, Muğla ve İzmir ve bu şehirlerin Bodrum, Çeşme, Kemer vs. gibi popüler ilçeleri aşırı turizmin negatif etkilerini yaşıyor.
Bu bölgelere yerel nüfustan kat kat fazla turistin gelmesi, altyapı, ulaşım, kalabalık vs. gibi sorunları da beraberinde getiriyor.
Antalya ve Muğla'da yabancıların aldığı konutlar ve turizm amaçlı kiraya verilen evler yüzünden hem konut hem de kira fiyatları sürekli artıyor.
Artık memurlar için Antalya, Muğla'ya tayin çıkması kâbus gibi bir şey!
Turistik bölgelerde hayat pahalılığı ve kiraların yüksek olması memurları çok zorluyor.
Geçtiğimiz yıl ülkemizde turizm amaçlı kiralanan izin belgeli konut sayısı 22 bin 939'a çıktı.
Bir o kadar da konutlarını turistlere izinsiz kiralayanlar vardır.
Belgesiz, izin almadan bir konutu turizm amaçlı kiraya vermenin cezası var.
Bu cezalar uygulanırsa ve turizm amaçlı kiraya verme izni sayısı düşürülürse memurlar ve yerel halk daha düşük fiyatlara konut kiralayabilirler.

***


MERDİVEN ÇIKAMIYOR