Yıl 1986. Başbakan Turgut Özal'ın en şaşalı dönemi. Partinin mitingleri önemli.
Otobüsü Malatya'da.
Protokol gereği Malatya Valisi Naim Cömertoğlu, başbakanı karşılıyor.
Özal, Malatya mitingini adeta bir gösteriye çevirmek istiyor. ANAP'ın parlak isimleri bir arada olacak.
Mikrofon hazır.
Başbakan otobüsün üzerine çıkıp konuşacak ama vali de onunla birlikte otobüsün üstüne çıksın istiyor.
"Gel, sen de çık otobüsün üzerine", diyor.
Ne de olsa o zamanlar devlet ve hükümet ayrımı var. Vali Cömertoğlu yanıtlıyor:
"Efendim, ben devletin valisiyim, orada bulunmam uygun kaçmaz."
Özal'ın kalabalık içindeki ısrarıyla vali şehrine gelen başbakanla birlikte otobüsün üzerine çıkmak zorunda kalıyor.
Öyle bir kalabalık ki Miting alanı dolu Otobüsün üstü başka dolu
Başbakanla boy gösterecekler(!) ama etrafını öyle bir kapatıyorlar ki bu defa kısa boylu Özal görünmez oluyor.
Alandakiler, başbakanı görebilmek için hep bir ağızdan otobüsün üstündekilere sesleniyor:
"Çök, çök, çök!"
Özal'ın yanında Bakan Hüsnü Doğan var, elindeki mikrofonla ona dönüyor:
"Çömel bakalım Hüsnü", diyor. Pek tabii bakan çömeliyor. O çömelince de herkes çömeliyor.
Başbakanın gözleri bu defa dimdik duran Vali Naim Cömertoğlu'na takılıyor:
"Vali Bey sen de çök, çömel şuraya."
Vali Cömertoğlu altın çağını yaşayan başbakana alanı dolduran onbinlerce yurttaşın önünde tarihi bir ayar veriyor:
"Sayın Başbakanım, ben devletin valisiyim. Vali çökmez, vali çömelmez. Vali çökerse devlet çökmüş olur. İzin verirseniz ben aşağıya ineyim."
Ve incelikten sözgelimi "izin isteyen" vali yanıt beklemeden otobüsten aşağı iniyor.