Sayın Bakırhan, Hacı Bektaş-ı Veli töreninde uzun bir konuşma yaptı. Alevi Canlara çok güzel söylemlerle gönülleri hoş eden ifadeler kullandı. Konuşmasının devamında da demokrasiyi makyajlayarak satır aralarına hem Kürt hem de Alevi kesimin sorunlarının bir tür yasal ( Anayasal) statüye alınmasından söz etti." Kürt'e masa, Demokrasi ama Alevi'yi görmezlikten gelen süreci asla kabul etmiyoruz dedi". Bir süre sonra , sanırım Arap, Çerkez, Laz, Arnavut, Roman diyerek gündeme getirilip , yeni Anayasada yer alınması istenerek üniter yapı ……..
DEM Milletvekili Ceylan Akça TBMM kürsüsünden,
"Bizim topraklarımızın üstüne baraj kurup, o barajlardan elde edilen elektriği bize fahiş fiyatla satmak hakkınız ve haddiniz değildir.
Ödediğimiz vergilerin bize dönmesini sağlama mecburiyetindesiniz".
D. Bakır yerelde kendi sorununu çözer ve kimseden sadaka istemiyor. Merkezi yönetimi savunacaksanız vergilerimiz bize dönmelidir. Bu söylemlerle gerçekte neler istedikleri ortada …. Bu durumda parlamentoda oluşturulan komisyonda bu istekleri mi yasallaştırılacak
Kürt kökenli yurttaşların bu ve buna benzer bir istekleri yok. Osmanlı'nın ümmeti olmaktan Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı oldular. Şimdi hayalini kurduğunuz oluşumla Kürt vatandaşlarımızı emperyalistlere mi uşak, ümmet edeceksiniz Yanlış yoldasınız. Bu istekler Emperyalizmin, Ortadoğu'da İsrail'in güvenliğini sağlamak için, şimdilik Suriye'nin kuzeyinde bir Kürt devleti oluşturup ilk adımlarını atmaktır. Bu oluşum gerçekleşince, akılları sıra DEM Milletvekilinin dediği Dicle Fırat gündeme getirilecektir.
UNUTMAYIN,
Türkiye Cumhuriyeti tapusu Trakya ve Anadolu olmak üzere Türk Milletine aittir.
Ortakları yoktur.
Türkiye Cumhuriyeti tapusuna, Emperyal oyunlarla etnik paydaşlar ilave edilmesi istenerek,
bu Tapu, Türk Milletinin elinden alınmak isteniyor.
Tüm bu senaryo barış, demokrasi ve halkların kardeşliği diyerek pudralı ve makyajlı nazik ifadelerle yedirilmeye çalışılıyor.
Buna kimsenin gücü yetmez……
İktidar şimdi de Alevi sorunları diye bir konuyu gündeme getiriyor. Getirdiğiniz bu kaçıncı Alevi açılımı. 23 yıldan beri iktidar her seçim veya zorda kalınca Alevi açılımı diyor ve geçiştiriyor.
Aleviler, Türkiye'nin yüz aklarıdır. Laik Demokratik Sosyal Hukuk devletinin gerçek savunucularıdır. Aleviler bu toplum için hiçbir dönemde sıkıntı yaratmamışlardır. Alevilerin kısıtlanan hakları vardır. Bu haklar zaten Demokratik haklarıdır . Demokrasisi askıya alınmış bu ülkede bu iktidar mı Alevilerin haklarını iade edecek Aynı olay Kürt sorunu içinde geçerli. Bu ülkede yaşayan yurttaşların ortak söylemi bir " iktidar sorunu" olduğudur.