TCMB Başkanı Sayın Karahan, Sayın Şimşek, Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve TÜİK Başkanı, enflasyon canavarının kendilerine göre düştüğünü söylüyorlar ama gelip de halka bu konuda hemfikir miyiz diye sormuyorlar! O zaman ben de soruyorum, sizler nereden alışveriş yapıyorsanız adresini verin de bizler de oradan alışveriş yapalım.
Türkiye'nin içine düştüğü yoksulluğu net olarak anlamanın tek yolu, yurtdışından ülkeye dönüldüğü zaman! Döndüğünüzde yoksulluğun ne boyutlara geldiğini anlıyorsunuz. Halk bu koşullarda yaşarken, oyları ile iktidara getirdiği "ekonomi benden sorulur" diyen Sayın Erdoğan ne yapıyor Onun tek derdi koltuğu !! Bir yandan yapay gündemlerle yoksulluk konularının gündemden düşürülmesini sağlarken diğer yandan da yeniden seçilebilmenin yol ve yöntemlerini oluşturup gündem karartılmaya çalışılıyor. Halkın şu andaki gerçek gündemi, YOKSULLUK!
Muhalefetle uğraşmayı bırakın.
Kadın cinayetleri son hızla devam ediyor.
16 yaşındaki uyuşturucu bağımlısı çocuk gırtlak kesiyor.
16 yaşındaki beyni yıkanmış çocuk karakol basıp iki kahraman polisimizi öldürüyor.
Esnaf kan ağlıyor, fabrikalar kapanıyor. İşsizlik milyonlara ulaştı. Eğitim ve sağlıktaki çığlıklar kulakları sağır ediyor. Her geçen gün artan vergiler insanları canından bezdirdi. Ne olur bize La Fontaine'den masallar anlatmayınız.
Terör bitsin analar ağlamasın,
PKK silah bırakmışmış,
DEM feryat ediyor, TBMM'de kurulu komisyonun belirleyeceği vekillerden katilin ayağına, milletvekili gönderelim, bu suretle katilin liderliğini perçinleyelim.
Katil de İmralı'dan haber gönderiyor, Suriye'nin kuzeyi kırmızı çizgimdir...Hadi oradan !!
Değerli Okurlar, acı olan ise bizi yönetenlerin bize gerçekleri söylememesi.
Yaşanmış bir öykü, içinde bulunduğumuz durumu ne kadar güzel anlatıyor...
"Ortaokul, lise yıllarımda bir arkadaşım anlatmıştı.
Bir işportacı...
İşportacının elinde bir şişe...
Şişede bir yılan...
İşportacı şişenin içindeki yılanın konuşabildiğini iddia ediyormuş...
"Şimdi bu şişenin kapağını açacam ve ona sorular soracaksınız. O cevap verecek" dedikten sonra "Ancak şişeyi açmadan önce şu jiletlerden size hediye etmek istiyorum. Hediyesi 25 kuruş" diyormuş.
evresinde ağzı açık izleyenler, bir an önce yılana soru soracaklar ya; jiletler kapış kapış...
Adam bir yandan jilet satıyor, bir yandan da yavaş yavaş şişenin kapağını açıyormuş.
''İşte açıyorum.''
O arada biraz daha jilet...
Ardından ''Evvett!... Şişe açılıyor, yılan çıkacak, sizinle konuşacak.''
Biraz daha jilet...
'' İşte şişe açılıyor. Soruları hazırlayın!''