ABD'de faaliyet gösteren Chobani yoğurt şirketi Fenerbahçe kulübüne sponsor oldu. Hamdi Ulukaya adlı girişimcinin şirketi Chobani, Fenerbahçe'ye stat ismi karşılığı bu yıl 10 milyon euro, forma reklamı karşılığı da 4 milyon euro ödeyecek. Anlaşma 5 yıl geçerli olacak... Hamdi Ulukaya ABD'de başarı ve para kazanmış bir iş adamı. Greek Yoğurt markası altında ürettiği yoğurtlar Amerika çapında ün kazandı, Ulukaya'ya şöhret ve para sağladı. Yapılan anlaşmayla Ülker Stadının adı artık Chobani Stadı oluyor. Formalarda Chobani markası yer alıyor.
Gelelim bu anlaşmanın merak uyandıran bölümüne.
Chobani Türkiye'de satılan bir ürün değil...
Hamdi Ulukaya'nın ülkemizde yatırım yapacağına ilişkin haber de duymuyoruz.
O zaman Chobani bu paraları Fenerbahçe'ye neden veriyor
İş adamı Ulukaya'nın bu ilginç yatırımı doğrusu epey tartışılacak gibi duruyor. Taraftar cephesinde epey olumsuz yankı var...
Yıllık 10 milyon euro bir futbolcunun bir yıllık kiralama ücretini bile karşılamıyor, futbol dünyasında hiç de öyle büyük bir para değil...
Bakalım yönetim bu tepkilerin altından nasıl kalkacak...
CHP ZORDA
CHP yönetiminin önünde çetin bir problem var...
Terörsüz Türkiye Komisyonuna katılmak ya da katılmamak...
CHP, tabandan gelen "Söz hakkınız olmayan bu komisyona katılmayın" taleplerine rağmen Özgür Özel yönetimi komisyona katılmak kararında.
Ancak kararların nitelikli çoğunlukla alınması gibi bir koşulu var.
51 üyeli komisyonda AKP 21, CHP 10, DEM Parti 4, MHP 4, Yeni Yol Partisi 3, HÜDA PAR 1, Yeniden Refah 1, TİP 1, EMEP 1, DSP 1, DP 1 üye ile yer alacak. AKP, MHP ve DSP'nin toplam oyu 26'yı yani çoğunluğu buluyor. İYİP komisyona katılmadığından 48 üyeli komisyonda nitelikli kabul oranı ya 2/3 (32 oy) ya da 3/5 oranında (29 oy) olacak demektir. Oran 2/3 olursa AKP + MHP+ DEM + Yeni Yol'un toplam 32 oyu yetecek; 3/5 olursa da AKP+ MHP+ DEM'in toplam 29 oyu yeterli.
Sonuçta CHP olumsuz oy kullansa da nitelikli karar alınabilecek. CHP'nin komisyona katılması, tabanın deyimiyle, sadece komisyona meşru görüntü vermeye yarayacak.
CHP istifa tehditlerinin de duyulduğu çok kritik bir karar arifesinde.
LOKUM
Değerli hocam Prof. Esfender Korkmaz hesap yapmış...
"Ülkemizde 6 aylık ortalama mevduat faizi yüzde 44,02'dir.
6 aylık faizden kesinti oranı da yüzde 15'tir.
Yani mevduat sahibinin eline geçen faiz oranı yüzde 37,4'tür.
Tüketici kredi faiz maliyeti, ele geçen mevduat faizinin iki katından fazla, yüzde 109'dur.
Bankalar Merkez Bankası'ndan yüzde 43 ile fon alıyor veya mevduat yoluyla vatandaştan yüzde 44 ile mevduat topluyor, bunun üstüne yüzde 100 koyarak satıyorlar. Dünyanın başka bir ülkesinde bankaların bu derece spekülatif kâr sağladığı hiçbir ülke yoktur. Bu spekülasyonu görmeyen veya görmek istemeyen bir yönetim ekonomide kalıcı istikrar sağlayamaz."